Babam beni sikti........ve..........Kocam Beni Sikemiyor........ve..........Teşhir........ ve...........Götümü ilk defa Ahmet'e siktirdim

 

   

Merhaba arkadaşlar sitemizi yeni açıyoruz ilk hikayemiz sizlerden bir kullanıcımızın gönderdiği Deniz isimli güzel bir kızımza aiti bekar kızımızı babası sikiyor ve bizler için yep yeni bir ensest fantezi hikayesi oluyor, ensest hikayelerin hiç bir gerçek tarafı yoktur bu tür hikayeler kullanıcılarımızın yetersiz beyinlerinin oluşturduğu fantezilerden oluşmaktadır, ensest hikayeleri bu yüzden çok ciddye almayıp gereksiz fanteziler olduğunu düşünün, ensest hikayemiz sizlerle. Okuldan sonra civardaki bir fabrikaya girerek çalışmaya başlayan genç bir kızım. Adım Deniz ve 26 yaşında bekar bir kızım. Sizlere yeni bir ensest porno hikayesi yazmak üzere bilgisayarımı bu saatte açmış bulunuyorum. Fazla detaya inmeden elimden geldiği kadar  kısa şeylerle hikayemi anlatacağım. Benim okulum bitmeden önce erkeklerle çok sıkı fıkı ilişkilerim vardı, okul bittikten sonra da yine bu ilişkilerimi fabrika ortamında devam ettirdim. Yani bana göre inanır mısınız bir kızın başka bir kızla çok samimi bir arkadaşlık kurması çok saçma, etrafta birbirinden yakışıklı ve kendini onlara teslim ettiğinde seni parçalarcasına sikecek erkek varken neden kız kıza arkadaşlık yapılır ki hiç anlamam.  Bu düşüncem yüzünden zaten okul dönemlerinde de kız arkadaşımdan daha çok erkek arkadaşlarım vardı. Okul bitmeden bakireliğimi kaybetmiştim ve bakireliğimi kaybettikten sonra ki bir hafta boyunca moralim biraz bozuk olsada sonralarda sanki üzerimden büyük bir yük alınmış gibi hissetmeye başlamıştım. Zaten o günden sonra okul kapanana kadar  gerek okulda gerekse beni evine atan erkek arkadaşlarımın evinde defalarca kez ilişkiye girdim. Aslında yaşadıklarımı, özellikle sex hayatımda yaşadıklarımı hiç böyle rahat rahat anlatan biri değilimdir ama internette yazmakta sakınca görmüyor, yazarken çekinmiyorum. Bu hikaye boyunca sizlere vereceğim tek bilgi adım olacak ve adımın gerçekten Deniz olduğunu bilmenizi isterim. Hikayem kimilerine göre gerçek dışı olsada babamla sex yapmam kesinlikle gerçek dışı bir olay değil bunu hikaye ye başlamadan önce üstüne basa basa söylemek isterim. Ben babamla sikişiyorum ve annem görmeden neredeyse haftada üç defa, veya bazı haftalar ne yazıkki bir defa ilişkimiz oluyor.  Bu ilişkimiz ben liseden bitmeden önce başladı, şimdi sizlere babamla ilk sex yapdığım günden söz edeceğim. O  zamanlar lisenin bitmesine bir iki ay falan vardı ve zaman zaman arkadaşlarımda kalacağım diyerek evden izin alıyordum ve ailesi başka şehirde yaşayan ve bekar evinde kalan bir arkadaşımla sabahlıyordum. Arkadaşımın ismini vermek istemiyorum ama şu detayı söylemek isterim. Arkadaşım normalde evde tek başına kalmıyor, ablasıyla beraber kalıyor ama ablası benim onda kaldığım zamanlar memleketlerine gitmişti. Ablası gelene kadar arkadaşım evde yalnız kaldığı için ve bende evden izinli olduğum için hayatımın şu ana kadar ki en yoğun sex günlerini o zaman geçirmiştim. O günlerde denemediğimiz kalmamıştı. İlk kez o zaman birinin ağzıma boşalmasına izin vermiş, ilk kez o zaman götümü siktirmiştim ve hatta ablası biraz daha geç gelmiş olsa bilemiyorum belki birden fazla erkekle bile sikişirdim ama ablası memleketten erken döndüğü için o fantazimizi gerçekleştiremedik.

Zaten ablası geldikten sonra o arkadaşımla pek sık görüşemedim nedense, tabi onunla görüşmüyorum diye sex hayatım son buldu zannetmeyin. Ablası eve geldiğinde ben artık yatıya kalmak için evden izin almıyordum ve bir hafta boyunca hiç ara vermeden o arkadaşımla telefonda sex yaşamaya başladık. Bizimkiler, babam olsun veya annem olsun benim özel hayatıma hiç saygı duymazlar. Yani istedikleri zaman telefonumu alıp kurcalarlar, istedikleri zaman bilgisayara oturarak hesaplarımı incelerler falan filan. Bu yüzden ben elimden geldiği kadar temkinli olmak zorundayım. Zorunda olmasına zorundayım ama bir gün, yine arkadaşımla telefonda kendimi siktirdiğim bir gün tuvalete gitmem gerekti ve telefondaki mesajları silmeden aceleyle kalkıp  tuvalete gittim. Ben nereden bile bilirim ki bir kaç dakikalık tuvalet molamda babamın odama geleceğini ve telefonumu kurcalayacağını ve arkadaşımla yazıştığım tüm mesajları tek tek okuyacağını :).  Tuvaletten döndüğümde babam telefonum elinde yatağın üzerine oturmuş bir eliyle yarrağını sıkıca tutarken diğer eliylede telefonda ki mesajların devamına bakmaya çalışıyordu. Benim içeri girmemle birden telefonu yatağın üzerine bıraktı ve yanımdan geçerek gülümseyip “gece herkes uyuduğunda seninle konuşmam gerek” dedi. Ben zannediyorum ki babam bana kızacak, annem falan duymasın diye gece geleceğini söyledi falan. Halbu ki babamın amacı çok farklıymış, aklında bambaşka fantaziler varmış. Telefonumdaki mesajları yakalattıktan sonra içimde ki korku ile artık  mesajlaşamıyordum bile. Mesajlaştığım arkadaşıma sonra görüşürüz dedim ve telefonu bir köşeye atıp gece olmasını beklemeye başladım. Gece herkes yatana kadar odamdan çıkamadım, babamla yüz yüze gelemedim. Sonunda yattıklarında ise babamın yanıma gelmesini ve benimle konuşmasını beklemeye başladım. Kendi kendime “biran önce gelse de fırçasını atıp gitse, bu işkence bitse” diye düşünüyordum. Derken ışıklar söndükten yarım saat kadar sonra babam odamın kapısını araladı ve içeri girerek odamın ışığını dahi yakmadan, pencereden gelen ışığın aydınlığında yatağımın yanına kadar geldi. Yatağa oturduğunda bende doğruldum ve yatağın üzerinde oturmaya başladım. Babam telefonumda gördüğü mesajların kimden geldini sordu. Başta anlatmak istemedim ama babam çok sakindi ve sinirlendirmek istemiyordum o yüzden sorduğu  her soruya cevap verdim. On dakika kadar konuştuktan sonra babam sonunda beklediğim o soruyu sordu. Bana “peki bir kaç okuduğum mesajda bakire olmadığınla ilgili şeyler yazışsınız birbirinize, bu gerçek mi, sen bakire değil misin” diye sordu. Başımı önüme eğdim ve bakire olmadığımı söyledim. Bir süre odada sessiz sakin oturduktan sonra hiç beklemediğim bir anda babam elini başıma atıp saçlarımı okşamaya ve “olsun kızım önemli değil” diyerek yanıma doğru yaklaşmaya başladı. Oda her ne kadar karanlıkta olsa dışarıdan gelen ışıktan dolayı net olmasada etrafı görebiliyordum.  O karanlıkta babamın eşofmanının önünde ki kabarıklık belli belirsiz görünüyordu. Başlarda emin olamadım ama babam elini başımdan çekip sırtıma koyduğunda ve oradan da belimde doğru, götüme doğru elini kaydırdığında önünde ki kabarıklığın nedenini biraz biraz  anlamaya başlamıştım. Sonunda babam eşofmanımın içine elini sokup götümü sıkmaya ve “demek benim kızım artık bakire değil, sen o kadar büyüdün mü bitanem” diye fısıldamaya başladı. Babam götümü sıkıca tuttuğunda biraz canım acımıştı ve “aah” diyerek öne doğru hareket etmiştim. Buna karşın babam hemen elini eşofmanımdan çıkarttı ve “acıdımı kızım, aç bakayım birşey olmuş mu” diyerek eşofmanımı çıkartmamı istedi. Ben “yok baba önemli değil iyiyim ben” desemde “yok yok çıkart bakayım eşofmanın” diyerek eşofmanımı çıkarttırdı. Geceleri yatarken iç çamaşırı giymediğim için

 eşofmanımı çıkartmama konusunda biraz direndikten sonra bir anda sıyırıverdim ve babama götümü gösterip “birşey yok baba iyiyim ben” dedim.

Babam bana “birşey yok olur mu kızım, ne güzel götün varya işte” dedi ve beni yatağın üzerine  yüz üstü yatırıp götümü her iki yana ayırarak göt deliğimi yalamaya başladı. Gecenin bir saatinde yatağın üzerinde baba kız o kadar birbirimize yakındık ki sanki benim onun kızı değildim, o an kısa bir süreliğine karısıydım ve beni sikmek için hazırlıyordu. Götümü ayırıp dil atmaya başladığında “baba ne yapıyorsun” diye fısıldadım ama babam hiç oralı olmadan götümü yalamaya devam etti. Götümü o kadar güzel ve sulu bir şekilde yalıyordu ki götümden akan tükürükler amıma doğru kayıp gidiyor ve oradan da yatağımın üzerine akıyordu. Dakikalarca babamı götümden ayıramadım, götüme kafasını sokarak deliler gibi beni yalamaya devam etti. Sonunda öyle bir an gelmişti ki götümü biraz kaldırdım ve amımı yalaması için karşısında domaldım. Babam hemen mesajı aldı ve götümün deliğinde duran dilini aşağı doğru hiç götümden ayırmadan kaydırarak amımın üzerine yapıştırıp yalamaya devam  etti. 

Yalnız bakire olmadığımı bildiği için amımı yalarken parmağının biri sürekli amımdaydı ve içeri sokup sokup çıkartmaya devam ediyordu. İnlememek için her ne kadar çabalasamda bu zevk karşısında inlememek mümkün değildi o yüzden başımı yatağa gömdüm ve inlemeye başladım. Babamsa bir kaç dakika sonra amımın içinde duran parmağını dışarı çıkartıp “birazda yarrağımı sokayım” diyerek arkamda dizlerinin üzerine geçerek yerini aldı. Babamın önünde domalmış ve parmağını içimden çıkarttığı için iniltilerimi kesmiş bir şekilde bekliyordum. Bu sessiz bekleyiş uzun sürmedi çünkü babam yarrağını içime soktuğu anda öyle bir acı hissettim ki hemen önünde domalırken bir anda yatağa uzanıverdim. Uzanır uzanmazda başımı yine yatağa gömerek çığlık atmaya başladım. Benim çığlıklarım babamı durdurmadı tabi, yatakta öyle uzanmış yatarken babamda benim üzerime uzandı ve amımı sikmeye devam etti. Her içime girdiğinde “bakire olmamana o kadar sevindim ki kızım, aferin benim kızıma” diye söyleniyordu

.

Ben bir kaç dakika acı içerisinde o kocaman yarrağa alışmaya çalışırken babam yaşanılan ilişkinin her dakikasından büyük zevkler alıyordu. Ellerini bir ara omuzlarıma koyarak sanki altında yatan kızı değilde kiraladığı bir fahişe gibi hayvanca sikiyordu. Bazen amıma giren iri yarrağın acısından ziyade babamın bana sert davranmasından dolayı canım acıyordu. Yaklaşık beş dakika yatağın üzerinde öyle uzanmış bir vaziyette babama verdim ama sonunda tekrar domalarak amımı araladım ve babamın daha rahat girip çıkması için pozisyonumu aldım. O pozisyonda da babam beni on dakikadan uzun sikti. Dediğim gibi daha önce de ilişkiye girmiştim ama babamın yarrağının büyüklüğü yüzünden bakire olduğum o son gün içime giren yarrağın verdiği acıyla inlediğim gibi babamın altında da inim inim inledim. Ben bazen acıdan bazen zevkten inlerken  babam her an her dakika zevkten inleyerek bana fahişe muamelesi yapıyordu. Tam emin değilim ama benim acı çektiği zamanlarda da zevk aldığını düşünüyorum. Bunu düşünmemin nedeni ben acıyla bağırırp inlerken babam yüzüme bakmak için uğraşıyordu. Sonunda benimle işi bittiğinde aradan yarım saatten fazla geçmişti. Yarım saat içerisinde iki defa orgazm oldum ve ikisinde de orgazm olurken kendimi yatağın üzerine bırakarak sereserpe yattım. Benim orgazm olmam babamın umurunda bile değildi o yüzden ben titreyerek orgazm olurken o sert sert sikmeye devam ediyordu. Sonunda artık bir kez daha orgazm olacak gücüm kalmadığında sadece kendimi siktirmekle meşguldüm. Babam ise artık boşalmak için hazır olduğunda içime girişlerini biraz daha hızlandırdı ve sonunda  da yarrağını amımdan çıkartarak götümün üzerie, belime ve sırtıma doğru boşalmaya başladı. Babamın spermleri ni vücudumda hissettiğimde dokunmak ve nasıl birşey olduğunu merak ederek bakmak istemiştim ama o kadar yorgundum ki yatağa uzandığım gibi babam üzerimden kankana kadar öylece yattım kaldım, kolumu dahi kaldıramadım. Bu benim babamla sex yaptığım ilk gündü, ilk gece. O geceden sonra, babasına amını siktiren genç bir kız olarak hemen ertesi gece tekrar babamı odamda misafir ettim ve ilk ilişkimize göre bende babam gibi alışık olduğum için baştan sona kadar zevk içerisinde kendimden geçtim. Şuan babam, bakire olmadığımı öğrenince bana ilk nasıl yaklaştıysa, nasıl yakınlık gösterip beni karısı yaptıysa şuan da bile öyle devam ediyoruz. Evdekilere hissettirmeden babamla karı koca hayatı yaşıyoruz 

. 

Kocam Beni Sikemiyor                                                                                          

Merhabalar. Ben Merve, 36 yaşındayım, 1.75 boyum var, dolgun kalçalarım var. Sokakta sürekli laf atılan bir kadınım. Geçenlerde çöp poşetini atmaya sokağa çıkmıştım, geçen bir arabadan hayvanın teki, “Sen benim ol, 7/24 sikerim ulan!” diye bağırınca neye uğradığımı şaşırdım. Konya’da yaşıyoruz. Evliyim, bir kızım var. Kocam tekel bayisi işletiyor. Kocamı çok seviyorum, ama sex benim için bambaşka bir şey. Kocam son zamanlarda eve hep geç gelmeye başladı, hatta bazen hiç gelmediği geceler oluyor. Ben bu durumdan çok şikayetciyim, ben her gece sikilmek isteyen, zevkin doruklarına çıkmak isteyen, azgın bir kadınım. Bu arada, daha önce kocamdan      

başkasıyla hiç birlikte olmadım.
Apartmandaki komşular ayda bir ‘Gün’ yaparlar. Günün bende olduğu bir gün, komşu kadınlar benim evdeydiler. Ağustos ayındaydık, hava çok sıcak olduğu için, ben altıma Tayt giymiştim, üstümde de beyaz bir tişört vardı. Bu tişörtüm göğüslerimi baya ön plana çıkarıyordu, zaten göğüslerim oldukca diridir, 91 bedendir. Neyse, biz kadınlarla laflarken, kapının zili çaldı. Gittim açtım, Nalan ablanın oğlu Fatih gelmişti. Çok terliydi, sanırım yine arkadaşlarıyla arka bahçede maç yapmıştı. İçeri buyur ettim. Ama Nalan biraz kızdı, “Oğlum evde kadınlar var, neden geliyorsun?” diye. Ama ben, “Çocuk belki acıktı, baksana haline, maçtan geliyor!” dedim. Fatih de hemen, “Evet anne, maç yaptık, çok acıktım! Merve abla dökdürmüştür yine pastaları kurabiyeleri, yok mu birşeyler?” dedi. Ben de, “Gel sen evladım, annene bakma!” diyerek mutfağa buyur ettim Fatihi. Nalan’a da, “Hadi sen kadınlarla ilgilen, ben Fatihe birşeyler koyayım da yesin çocuk!” dedim. Çocuk diyorum, ama 16 yaşında. 

Fatih’in gözleri de diğer tüm erkeklerinki gibi hep göğüslerimde ve kalçalarımdaydı. Aslında hak veriyordum, o yaşlardaki çocuklar gayet azgın oluyorlar. Onun için sesimi çıkaramadım. Ama mutfakta, ben tabak alırken, Fatih arkama sürtünüp geçtiğinde, ne yapacağımı bilemedim. Bu kazara bir hareket olamazdı, koskocaman mutfakta yer mi yoktu da bana sürtünerek geçmişti! Neyse, yine sesimi çıkarmadım, tabağı aldım, keklerden ve pastalardan koydum tabağa. Fatih mutfak masasındaki sandalyeye oturmuştu. “Ne içersin Fatihcim?” dedim. Fatih, “Birşey içmeyeyim Merve abla, yeterince zahmet verdim zaten sana!” dedi. Ben de, “Lafı mı olur Fatihcim! Dur sana portakal suyu vereyim!” deyip, dolabı açtım. Portakal Suyu altta olduğu için eğildim. Ama o anda domalmış halimle Fatihe müthiş bir görüntü sergilediğimin farkına vardım. İçimden gülerek (Boşver, biraz  seyretsin çocukcağız!) diye geçirdim ve “Nerede bu portakal suyu yaa?” diyerek, bulamıyormuş gibi yaparak, o pozisyonda biraz oyalandım. Dolaptaki çelik tencerenin parlak yüzeyinden Fatihi görebiliyordum. Ve tahmin ettiğim gibi, fırsatı kaçırmayan Fatih kalçalarımı seyredip, kalkmış sikini okşuyordu eşofmanının üzerinden…

Domalmış halde biraz daha oyalanıp, “Hah işte, buldum!” deyip, portakal suyunu çıkardım dolaptan. Bir bardak doldururken Fatihe döndüm. Fatih eşofmanının içinde kalkmış sikini saklamaya çalışıyordu. Önüne baktığımı görünce kızardı ve utandı biraz. Fatih kekleri ve pastaları yerken, ben de karşısına oturdum, biraz sohbet ettik. Keratanın bir kız arkadaşı varmış, aynı sınıftalarmış, okul açıkken hep birlikte takılıyorlarmış, ama yaz tatilinde ayrı kalmışlar. Ben de şaka mahiyetinde, “Eee, kızı yatağa atmadın mı?” diye takıldım. Fatihin yüzü kıpkırmızı oldu, “Şey, atmak istiyorum, ama kız arkadaşım çok kızıyor, kaçıyor böyle şeylerden!” dedi. Ben  de, “Peki, hiç bir kızı yatağa attın mı?” diye sorunca, sustu, birşey diyemedi. Eve geldiğinden beri kaçamak kaçamak baktığı göğüslerim Fatihi oldukça azdırmış olcak ki, birden, “Seni atmak istiyorum yatağa Merve abla!” diyerek, elini göğüslerime uzattı ve okşamaya başladı. “Napıyorsun Fatih?” diyerek elini tutup göğüslerimden çektim ve “İçerde misafirler var, annen var! Hem annen yaşında bir kadına bunu yapmaya utanmıyor musun?” dedim. Fatih özür bile dilemeden hemen kalktı gitti, evden çıktı. Ben de salona döndüm, misafirlerle ilgilendim. Akşama doğru komşuların hepsi gittikten yarım saat sonra da kızım geldi. Karnını doyurduktan sonra odasına çekildi hemen. Kızım henüz ev işlerinde yardım etmiyor bana. Mecburen evi ben toparladım. Kocam olacak öküz o gece eve gelmedi… Ertesi sabah telefon sesiyle uyandım, kızımın müzik hocası arıyordu, kızımın bugün  saat 10:00’de dersi varmış. Saate baktım, saat 09:00 idi. Hemen kalktım,KAHVALTI hazırladım, kızımı uyandırdım, birlikte kahvaltı yaptık. Sonra müzik hocası geldi arabayla, kızımı alıp götürdü. Kızımın dersi 3 saat sürecekmiş. Kızım gittikten sonra ben duşa girdim. Yıkanırken farkettim, amımdaki ve koltuk altlarımdaki kıllar hafif uzamışlardı. Bir güzel traş ettim kıllarımı. Duştan çıkınca, yatakodama geçtim, aynada çırılçıplak kendimi izledim. Çok sexy idim, ama kocam artık beni sevmiyordu, baksana saat kaç oldu ve halen aramadı. Kimbilir hangi orospunun koynunda uyandı diye düşünürken, kendimi yatakta amımı okşarken buldum. Kocamla sikişmeyeli çok uzun zaman olmuştu ve ben kuduruyordum… Amımı okşayıp parmaklayarak orgazm olduktan sonra giyindim, mutfağı toparladım. Sonra balkona çıkıp bir sigara yaktım. Ağlamak istiyordum. Tam gözlerim dolmuşken  aşağıda Fatihi gördüm. Hemen seslendim, “Nerden geliyorsun Fatih?” diye. O da maçtan geldiğini söyledi. Ben dün olanları unutmuş gibi yapıp, “Dünkü pastalardan keklerden var halen, yemek istersen gel!” deyip, sigaramı söndürdüm ve içeri girdim. Az sonra zil çaldı, Fatih geldi. İçeri buyur ettim ve oturma odasına aldım. Mutfakta dünkü pasta ve keklerden tabağa koyup, yanına da bir bardak portakal suyu ile Fatihe götürdüm.

Altımda yine Tayt ve üstümde bir tişört vardı. Duştan yeni çıktığım için sütyen takmamıştım. Fatih tabaktakilerin hepsini yerken, yine kaçamak bakışları göğüslerimdeydi. Ne yapsın çocukcağız, sütyen olmadığı için tişörtten belli olan göğüsuçlarımdan gözlerini haklı olarak alamıyordu. Önüne baktığımda, siki yine kalkmış ve eşofmanını zorluyordu. O anda kararımı verdim, madem kocam olacak pezevenk beni sikmiyor, ben de kendimi Fatihe siktirecektim. “Fatih, dün olanlar hakkında konuşalım mı biraz?” dedim. O da, “Dün için özür dilerim 

Merve abla, bir an kendime hakim olamadım işte. Anneme söylemeyeceksin, değil mi?” dedi. Ben de, “Bir şartla söylemem!” dedim. “Ne şartı Merve abla?” dediğinde, ben hemen dudaklarına yapıştım. Fatih te anında karşılık verdi ve çok ateşli bir şekilde öpüşmeye başladık. Öpüşürken, eşofmanının üstünden sikini avuçladım, siki kemik gibi sertti…
Öpüşmeyi bırakıp, önünde, bacaklarının arasına diz çöktüm. Eşofmanını Boxeriyle birlikte sıyırdım. Siki göbeğine değiyordu. Sikini elime aldım, okşamaya başladım. Fatihin siki kocamın siki kadar vardı, ama daha kalındı. Amımın sulanmaya başladığını hissediyordum. Ben Fatihin sikini ağzıma almış yalarken, Fatih kendinden geçmiş bir halde, “Ohhh Merve abla harikasın, yala sikimi, ohhh!” diyordu. Ben de sikini yalamayı brakıp, “Bana abla deme! Aşkım de, sevgilim de, karıcığım de! Tamam mı aşkım?” dedim ve yeniden yalamaya  devam ettim. Fatih de şimdi, “Ohhh, karıcığım benim, yala sikimi, ohhh, evet!” diyordu. Fatih sonra, “Yeter bu kadar!” diyerek kalktı ve beni beni altına aldı. Tişörtümü yırtıp attı ve hemen göğüslerimi yalamaya başladı. Ben altında zevkten, “Ohhh, çok güzel yalıyorsun kocacığım, yala beni, ohhh!” diye inliyordum. Kocamı ilk kez aldatıyordum, hemde kendi evimizde…
Fatih göğüslerimi uzunca yaladıktan sonra amıma indi. Taytı bile ıslatan amım müthiş sulanmıştı. Fatih Taytımın o bölgesini yırtıp, külodumu yana çekerek amıma yumuldu ve yalamaya başladı. Amıma dil darbeleri atarken, ben çıldırmış gibi inliyordum. Çok güzel bir duyguydu bu ve kocam hiç yalamamıştı amımı. Ben tam orgazm olacakken, Fatih birden yalmayı bırakıp ayağa kalktı. Fatih fizik olarak zayıf, ama kaslıydı, beni kucağına alıp, yatak odama götürdü. Yatağın üzerine bıraktı ve yırtık Taytımla birlikte külodumu da çıkardı. Sonra kendisi de soyunup, üzerime geldi, sikini amıma sürtmeye başladı. Ben, “Ohhhhh, sok hadi aşkım, sik amımı, uçur beni!”  diye inlerken, Fatih, “Yalvarmazsan sikmem!” dedi. Beni daha da azdırmak istiyordu. “Yalvarırım sik beni aşkım, hadi sok sikini amıma nolur!” dediğimde, Fatih birden soktu amıma. “Ahhh, evet işte bu, sikkk beni aşkım, ohhh!” dedim. Fatih hızlı hızlı pompalarken, ben kendimden geçmiş bir şekilde inliyordum. Fatih ise, “Ohhh, günlerdir bu am için 31 çekiyordum, şimdi altımda!” diyerek, boşalmak bilmeksizin sikiyordu beni. Oysa ben kaç kez boşaldığımı bile sayamamıştım. Sonunda Fatih de boşalmak üzereyken sikini çıkardı amımdan ve göğüslerime boşaldı…
Saate baktım, eyvah, kızım gelmek üzereydi! “Hemem gidiyorsun Fatih! Eğer bundan kimseye bahsetmezsen, sürekli sikersin beni!” dedim. Fatih, “Tamam karıcığım!” deyip hemen giyinip gitti. Kızım gelmeden, ben de çabucak bir duş alıp, ortalığı toparladım. Çok mutluydum, artık bir sikicim vardı. Kocam olacak pezevenk de hangi orospuyla ne bok yerse yesin, artık umurumda değil!

Teşhir

  

Cemil zaten evlenmeden önce çıkarken seksi veya şeffaf şey giyinmemden çok hoşlanırdı. Evlenince benden daha da ileriye gitmemi istedi. Mesela balayımızda, otel odasında benden uyuyor rolü yapmamı isteyip, oda servisini çağırıp odamıza bir şeyler sipariş etti. Adam odaya geldiğinde ben tamamen çıplak vaziyette yatakta yüz üstü uyuma numarasıyla yatıyordum. Üzerimde sırtımı, bir bacağımı ve kalçamın bir kısmını dışarıda bırakan çarşaftan başka bir şey yoktu.

Cemil odamıza gelen çocukların heyecanla beni seyretmelerini izliyor, onların bana şehvetle bakışları hoşuna gidiyordu. Hele havuz başındayken, bikinimin üstünün askılarını açıyor, yanımdaki erkekler göğüslerimi ta uçlarına kadar rahatlıkla görebiliyorlardı. Aslında çok büyük göğüslerim yoktur ama meme uçlarım için kocam Cemil, “göz patlatanlar” diyor.

Balayından dönüp işe başladığımızda da, bana askısız tişörtler ve alttan  destekli üstü açık sutyenler aldı. Dikkatle baktığında memelerim görülebiliyordu. Patronum benim böyle giyindiğimi görünce eğer istersem terfi edip kendisine bağlı çalışabileceğimi söyledi. Herkes gibi bizim de paraya ihtiyacımız olduğundan teklifini kabul edip onun özel sekreteri oldum.

Gerçi ofise çalışan diğer kadınlar arkamdan, hatta bazıları yüzüme karşı, sürtük, yollu hatta orospu diyorlardı. Onlara gülüp geçiyor ve benimki gibi bir vücutları olsaydı onlarında benim gibi sergileyeceklerini söylüyordum.

Kocam Cemil, eteklerimin daha da kısa olması, külotlu çorap yerine de dantelli çoraplar giymem gerektiğini söylüyordu. Ben de sevmezdim zaten külotlu çorabı, sevinerek kabul ettim. İşe artık daha kısa etek ve dantelli çoraplarla gidiyordum.

Patron bana tüm yazışmalarını yapma görevini vermişti ve bunu yapmam için sık sık onunla aynı mekanda oluyordum. Beni masasının karşısında bir sandalyeye oturtuyordu. Sandalyede rahat edemediğimden sürekli hareket ediyordum ve o da aralanan bacaklarımdan gözlerini ayıramıyordu. 

Kocam Cemil gittikçe daha da azıyordu. Ya şeffaf külot giymemi yada hiç giymememi istiyordu. Ben de Cumartesi arkadaşlarının kağıt oynamak üzere bize geldiklerinde deneyeceğimi ve tepkilerini ölçeceğimi söyledim. Bu düşünce beni çok etkilemişti. Bütün hafta başka bir şey düşünemedim. Cumartesi gecesi, minicik bir etekle, siyah dantelli çoraplarımla ve tabi ki külotsuz olarak karşıladım misafirlerimizi. Üzerimde de sutyensiz olarak giydiğim askısız bir tişört vardı. Kendimi, bir orospu gibi hissediyordum. Oyuna saat sekiz gibi başladılar. Ben onlara yiyecek ve içecek servisi yapıyordum. Saat on olduğunda kocamın arkadaşlarından dördünün elini eteğimin içinden çıplak kalçalarımda hissetmiştim bile.  Hatta onlardan biri; ki benim en  beğendiğim arkadaşıdır, parmaklarıyla amımın dudaklarını okşayıp, sonra da gözlerime bakarak, parmaklarını yalamıştı. Aman tanrım, bu amımın sırılsıklam ıslanmasına neden olmuştu.  Kocamın dışındaki diğer beş adam ne kadar tatlı olduğumu söylüyor ben de zevkle dinliyordum. Gece bitmeden onlardan ikisi bir veya iki parmağını yarığıma sokup yukarı aşağı defalarca okşamışlardı. O kadar azmıştım ki, adamlar gider gitmez, kocam Cemili yakalayıp koltuğa fırlattım, ata biner gibi üstüne oturup, muhteşem bir sikiş yaptık. Anında boşaldım ve boşaldım. Sikişten sonra Cemil bana, “Pazartesi işe giderken böyle giyinmene izin veririm ama bahse girerim sen cesaret edemezsin” dedi. Ben de “eğer bunu yaparsam ve patronum külotumun içindekini almaya çalışırsa ne olacak?” diye sordum.  Kocam Cemil gülüp “o da sana kalmış, belki bir terfi daha yapar” dedi. 

Pazartesi günü işe gitmek için evden Cemilden yarım saat daha geç çıktım. O nasıl giyindiğimi görmedi. Ben bahse girdiğimiz gibi akşamkinden daha ince bir tişört ama akşamki mini eteği ve siyah dantelli çorabı giydim. Tabi külot giymedim ki kılsız 

 amımı patronum görebilsin diye.

Masama henüz oturmuştum ki, birkaç mektup yazdıracağını söyleyip beni odasına çağırdı. Kalemi kağıdı alıp odasına girdim. Tam bir ofis çalışanı gibi sandalyeye oturdum. Ama sandalyede hafifçe hareket ederek bir saniyeliğine bacaklarımı ayırdım. Gözleri zaten bacaklarımdaydı. Çıplak amımı bir saniyeliğine bile görünce sözlerini unuttu ve bana nerede kaldığını söyleyerek yazdığımı baştan okumamı istedi.

Tüm bunlar olurken, yüzünün aldığı şekle bakmak harika bir duyguydu. 

Neyse mektuplar bitince imzalaması için önüne kodum. Gittikçe azıyordum. Orada ayakta dururken öyle ıslandım ki amımın suları neredeyse amımdan yere  damlayacaktı. Ben beklerken, yanına gelmemi zira bazı hatalarım olduğunu onları göstereceğini söyledi. Hayatı görmem için masanın arka tarafına geçmeme gerek yoktu ama o istediği için öyle yaptım.  Yanına dineldim. Gerçekten yanlış yapmıştım. Yeniden yazayım dedim ama beklememi hepsini kontrol edeceğini ve varsa diğer hataları da birlikte düzeltmemi istedi.

Ben yanında ayakta beklerken eli kendi bacağının üzerinden kayıp benimkini üzerine geldi. Sonra yukarı doğru kayıp, götümün yanaklarını okşamaya başladı ki bu beni çok tahrik eder. Hiçbir şey söyleyememiştim. Derken eli bacaklarımın arasına kaymaya başladı. Onu durdurmalıydım ama ben de iyice tahrik olmuştum durmasını istemedim.

Yavaş yavaş kalçalarımın içini çorabımın dantelli kısmının üstünü okşamaya başladı. Sonra eli daha da yukarı kayarak sırılsıklam olmuş amıma doğru kaydı. Ben orada nefes nefese kalmış, gözlerim kapalı ayakta dururken o mektupları bir kenara koymuş, beni keşfetmekle uğraşıyordu. Amım dudaklarını okşuyordu. Ardından klitorisimi okşamaya başladı. Bu en hassas yerimdi. Bir dokunuşla bile orgazm olabilirdim.

Oldum da, parmaklarının üzerine boşalmıştım. Gözlerimi açtım, gülümseyerek bana bakıyordu. Parmaklarını yeniden çalıştırmaya başlamıştı. Yeniden boşalmanın eşiğine gelmiştim ki, parmaklarını amımdan çekip ayağa kalktı ve beni masasına doğru itip arkama geçti. Fermuarının açılma ve pantolonunun yere düşüş sesini duydum.

Nefes alıp vermekte zorlanıyordum, adeta nefesim kesilmişti. Aniden koca sikini amıma bastırdı. Hiç böyle arkadan sikilmemiştim. İlk sokuşta bir kez daha deli gibi boşalmıştım. O çiviledikçe ben inliyordum. Oda adeta etrafımda dönmeye başlamış adeta bayılmıştım. Bir daha boşaldım. Daha önce hayatımda bu kadar şiddetli orgazm olmamıştım.

Ancak o hale sikmeye devam ediyordu. Beni uzun ve güçlü bir orgazma daha yaklaştırıyordu. Bayılacağımı sanıyordum. “Yeter artık, yeter artık!” diye yalvarınca  içimden çıkıp, beni dizlerimin üzerine oturtup koca sikini dudaklarıma uzattı.

Daha önce kendimi hiç tatmamıştım. Sikinin amımın tadında olması beni çıldırtmıştı. Derken saçlarımdan tutup sikinin yarısını ağzıma bastırdı ve gırtlağıma  doğru soktu. Daha önce kocam Cemil denemişti ama gırtlağıma alamamıştım.  Ama patronum gırtlağımı sikiyordu ve banım yapabilecek bir şeyim yoktu. Her sokuşu arasında nefes alabilmek için kollarım kuş gibi çırpınıyordu. Patronumun yarrağı boğazımı tıkayıp öleceğimden korkmaya başlamıştım. Ama arada bir nefes ala bilmem için gırtlağımdan çekiyordu. Ama başı hep ağzımın içinde kalıyordu. Derken boşalmaya başladı. Ağzıma sıcak spermlerini fışkırtıyor, spermeler gırtlağımdan aşağı akıyordu. Bu benim için ilkti. Kocam Cemil bile daha ağzıma boşalmamıştı. Oysa patronumun siki zonklaya zonklaya ağzıma boşalıyordu. Spermleri yutarken aslında spermin tadının kötü olmadığı fark ettim; Biraz tuzlu ve acıydı ama kötü değildi.

O gece eve geldiğimde Cemil zaten evdeydi. Kapıdan içeriye girdiğimde beni 

kısacık eteğimden tutup kalçalarıma kadar kaldırınca külotsuz olduğumu gördü. “senin bunu yapacak kadar cesur olduğunu sanmıyordum ama yapmışsın” dedi. Sonra dizleri üzerine çökerek “iyi kız!” diyerek amımı yalamaya başladı.  Artık “iyi kız” değildim. Umarım amımı iyice temizlemişimdir diye düşündüm. Zira patronumun beni dört saat boyunca aralıksız siktiğini anlamasını istemezdim. Fakat anlaşılan sikişten hiç iz kalmamıştı ki anlamış gibi görünmüyordu. Sanırım patronumun koca sikinin sikmesinden tam zamanında kaçmışım. Kocam yalamaya devam ederken, ben yeniden boşalmaya başlamıştım. Patronumun koca sikinin amımın derinliklerinde nasıl zonkladığını hayal etmek orgazmımın şiddeti daha da artıyordu. Daha önce hiç böylesini yaşamamıştım. Titreyerek Cemil’in ağzına boşaldım.

Ben boşalınca cemil, “kalk Lila Cafe’ye gidelim” dedi. 

Niçin oraya gitmek istediğini çok iyi biliyordum. Orası caddeye bakan tabandan tavana kocaman camları olan bir yerdi. Sandalyelerin yönü cama yani sokağa dönüktü. O sandalyelere mini eteğimle oturunca dışarıdan uygun açı ile bakanların amımı görmesi mümkündü. Ama iş yerinde yaptıklarımı düşününce bu macera bana çok küçük bir şeymiş gibi geliyordu. Neyse oraya varınca Cemil beni hemen hemen pencerenin tam orta yerine gelecek bir sandalyeye oturttu ve siparişlerimizi verdi. Amımı görmek için çabalayan delikanlıların yüzünü daha iyi görebilmek için Cemil de yanıma oturdu. Bana daha iyi görebilmeleri için bacak bacak üstüne atmamamı söyledi. Bana “bu delikanlılara en az bir yıl otuzbir malzemesi verdiğine bahse girerim” dedi gülerek. Normalde özellikle de gençlere ben böyle bir şeyi asla yapmam ama garip şekilde uyuşmuş gibi Cemil’in dediklerini yapıyordum. Bu nedenle bacağımı diğer bacağımın üstünden indirdim ve iyice araladım. Bana bakan çocuğun gözleri fal taşı gibi açıldı ve yüzünün aldığı şekil beni güldürdü.

Yemek yemeye başladığımızda Cemil bana, patronumun için eteğimi yukarımı kaldırdığımı yoksa tişörtümü aşağı mı kaydırdığı mı sordu. Ben suçluluk hissederek, bir yerlerimi gördüğünü sanmadığımı söyledim. Kocama patronumun beni her yerimden siktiğini ve onun koca sikine aşık olduğumu nasıl söyleye bilirdim ki?

Yemekten ve en az on beş erkeğin ve birkaç kadının eteğimin altından amımı izlemesinden, kiminin öpücük atıp, gözleriyle beni sikmesinden sonra alış veriş merkezine gittik ve dolaşmaya başladık. Merdivenlerden inip çıktıkça doğru zamanda eteğimin altına bakanlara amımı sergileyerek biraz dolaştık. Derken Cemil bir mağazanın vitrininde bir çizme gördü ve “Gel, şu çizmeleri bir dene” dedi.

Çizmelerin boyu, dizimle amımın arasındaydı. Ben Cemil’in aklından geçenleri bildiğimden nefesim sıklaşmaya başladı. Zira mağazadaki tezgahtar 19 yaşında ya var ya yoktu. Yakışıklıydı ve kaslı vücudu vardı. Cemil ona vitrindeki çizmeyi denemek istediğimi söyledi. Adam beni deneme sandalyesine oturtunca, Cemil ayağımı ölçesini zira kaç numara olduğundan emin olmadığımızı söyledi. 

Ayağımın ölçüsünü alması için bir bacağımı yukarı kaldırınca amım sadece onun göreceği bir pozisyonda ortaya çıktı. Adamı o anda görecektiniz. Ne yapacağını şaşırdı. Önce bana baktı, sonra amıma baktı ardından yeniden yüzüme baktı. Sonra işine döner gibi yaptı ama aslında gözleri hala amımdaydı. Ben hareket ettikçe gülümsüyor, çıplak ayaklarımı sevgiyle tutuyordu. Yada bana öyle geliyordu.

İlk getirdiği çizme büyük geldi. Sonra iki numara küçüğünü getirdi. Çizmeyi bacağıma giydire bilmek için bacaklarımı biraz ayırdı. Ben de sürekli amımı görsün diye bacağımın birini yeterince havaya kaldırdım. Düşmemek için dengem bozulmasın diye 

diğer ayağımı da ona yaslayınca yüzünün kızardığını görmek müthişti. Bunu yapınca kalkmış sikinin bacağıma değdiğini hissettim. O da bacağımı hissetince sikini iyice bacağıma bastırmaya başladı.

Adamın ağzından bir inilti çıkarken pancar gibi kıpkırmızı olmuştu; sanırım külotuna boşalmıştı. Çizmelerinin ucundan tutarak bacağıma giydirdi. Bu arada eli bacağımın iç tarafını okşayarak yukarıya kadar çıkmış, ardından iki parmağı açıkça çıplak amcığıma değmişti.

Çizmeyi bize indirimli fiyatında altında bir fiyatla sattı.

Adamın bu telaşlı ve rahatsız hali Cemil’i çok eğlendirmişti. Ama bu genç tezgahtarın beni ne kadar tahrik ettiği konusundan haberi bile olmadı.          Götümü  ilk  defa Ahmet'e siktirdim     

                      Merhaba arkadaşlar artık içimde tuta tuta canım sıkılmaya başladı. Bu hikayemi gerçekten sizlerin yazdığı hikayelere inandığım için yazdım ve gönderiyorum. Ne zamana kadar içimde tutabilirdim ki yani.

Bu hikayemi 18 yaşında yaşamıştım ve kadın olduğumu o zaman hissetmiştim. Şimdi 20 yaşındayım ve nişanlyıım bu sene evleneceğim büyük ihtimalle.

Hikayemi komşu oğluyla yaşamıştım. O gün evde yalnızdım ve yatağıma geçip porno izleyerek mastürbasyon yapacaktım. Tam açtım yatağıma uzandım elimi kiloduma soktum biraz okşadıktan sonra zil çaldı. Hemen toplandım falan bizimkiler değil diye siteyi falan kapatmamıştım komşudur diyerek. Kapıyı bir açtım o azgınlıkla Ahmet çıktı karşıma. Ahmetin ailesi ile sürekli görüşüyoruz ve oda o zaman benim yaşıtlarımdaydı. Evde kimse olmadığı için bizim zili çalmış kimse yoksa gelmiyim falan dedi bende yok ne olacak gel dedim. 

Salona geçer diye bekliyordum ama direk odama daldı. Ahmetten çok hoşlanıyordum daha önce. Sanırım oda benden hoşlanıyordu. Neyse odama girince bilgisayarda adam karıyı almış domaltmış görünce oda bende utandım hemen kapatmaya çalışıyım derken elimi tuttu istersen ben gidiyim sen devam et dedi. Yüzümü yırtıp beraber devam edelim mi Ahmet diyince gözleri fal taşı gibi açıldı ve olur dedi. Yatağa oturdum ve gelmeyecekmisin dedim.

Kalktı yanıma oturdu azgınlıktan hemen ben sarıldım o çok çekingeç davranıyordu. Korkma yemiyecem diyince oda sarıldı sıkıca ve sevişmeye başladık. Öpüşürken memelerimi okşuyor amıma elliyor ve götümü sıkmaya çalışıyordu. Beni yatakta uzattı ve üzerime yatarak sikini amıma sürtmeye başladı. Bu benide onuda çok azdırmış olacak ki sürtünürken üzerimde boşaldı bile.

İlk defa gözümün önünde bir erkeğin boşaldığını böyle hızlı olduğunu görünce bide şaşırmıştım. Pantolonu falan batınca kalktı ben devam etmeyecez mi diyince edelim mi dedi. Belli ki oda benim gibi korkuyor ama yüzünü yırtamıyordu. Pantolonunu kendi ellerimle çıkardım ve sikini ağzıma alıp yavaşça yalamaya başladım. Tekrar sertleşti ve oda beni öpüşürken nasıl soyduysa soymuş. Hiç farkında bile değildim sadece kilodum kalmış. Memelerime yumuldu hep bir kız memesi emmek istiyordum dedi.

İyce em doy diyince uçlarını ısırırcasına emiyordu. Bende inanılmaz zevk alıyor ve inlemeye başlamıştım bile. Yalnız kafaya koymuştum çılgınlar gibi amımı Ahmete yalatacak suratına boşalacaktım. Ahmetin başından tutarak amıma doğru götürdüm bunu yapmasak dedi yapacaksın sen bugün benimsin dedim. Önce hafif hafif dilini sürtmeye, kaydırmaya başladı. Sonrasında heralde onunda hoşuna gitmiş olacak ki amımın arasına girerek yalamaya başladı.

Dilini amcığımın arasına soktukça çıldırıyor deli olacak gibi hissediyordum. Dilini amımın sulu arasına sokup sokup çıkardıkça içimden bağırıp çağırmak geliyordu ama yapamıyordum  apartman olduğu için biri duyar diyordum. O dilini soktuğunda artık daha tutamadım yüzüne resmen fışkırdı sularım ben bile şaşırmıştım. Ahmet bakiremisin diyince önce bir düşündüm acaba yok diyip siktiriyim mi diye ama evet diyip götten siktirmeye karar verdim.

Bakireyim ama götten sik beni diyince tamam hadi domal dedi. Kocaman yarrağını götümün ilk defa sikilecek göt deliğine dayayınca bir kökledi oraya yığılıp kaldım resmen. O koca yarrak birden ilk defa giren bir göt deliğine öyle sokulurmuydu. Resmen parçalandım gibi oldum ya. Neyse soktu artık çekmiyordu nasıl çığlık atıyorum kim duyarsa duysun umrumda değildi. Benim için önemli olan zevkti artık ve acıdan kıvranıyordum.  

İlk başlarda verdiği acı sonrasında kendini tatlı bir zevke bırakmıştı. Zevk almaya başlayınca hadi ahmet sik beni erkeğim akıt içime gibi söylüyor onu kudurtmak istiyordum. Boşalmadan içimden çıkardı sen nasıl erkeksin sok sik beni çıkarma içimden diyince erkek girdi çatır çatır sikmeye devam etti. Vurdukça çat çat ses geliyor kudurduydum. En sonunda içimde öyle bir patladı ki ben bile şaşırdım. 2 dakika rahat akıttı götüme. Sonra çekildi yatağıma uzandı bende yanına uzandım akşama kadar memelerimi emdi durdu. Bende el değmeyen armut büyümez misali bişey demedim büyüsün böyle bakalım. Ahmet emerken 2 kere daha boşalmıştım.

Bu hikayeyi yazıyorum ama elimde halen amcığımda o günü düşünüp okşuyorum boşalacam