31 Mart 2016 Perşembe

Tarlaya Giderken Komşunun gelinini....... ve.......... tatil dönüşü


 

Selamlar. Ben hakan Yaz tatillerinde aileme yardım için sürekli köyümüze giderim. Köyde tarlalarımız var, bizimkiler geçimlerini ekip biçerek sağlıyorlar. Tarlalarımız köyümüzden baya uzakta olduğu için sabahleyin erkenden kalktık ve hep birlikte tarlaya gittik. Daha saat 12 olmuştu ki soğuk suyumuz bitti. Babam da beni buz getirmem için eve yolladı. Eve geldim buzu aldım, poşetin içine koydum, tekrar tarlaya gitmek için yola koyuldum. Ben yola 

çıkınca  bizim komşumuzun gelini de ev işlerini bitirmiş, o da kendi ailesine buz götürüyordu. Tarlalarımız birbirine yakın olduğu için birlikte yürüdük. Tarlalara giden iki yol var, birisi uzun ama köprüden gidiliyor. Diğeri ise kısa ama dereyi geçmek lazım, biraz yokuşlu, kayalıklı ve birde o yolda çok yılan çiyan oluyor. Yani erkek olmadan kadınlar ordan gidemezdi… Ben kısa yoldan gidecektim. Komşumuzun gelini, “Ben de senle kısa yoldan 

geleceğim.” deyip takıldı peşime. Birlikte yokuşu indik, dereye geldiğimizdeyse ben paçalarımı dizime kadar kaldırdım. Gelin de eteğini kaldırdı, eteğin altından paçası lastikli şalvar giymişti, şalvarını dizine kadar çekti. Gelinin buz poşetini de aldım ve dereyi geçmeye koyulduk. Derenin içinden geçerken gelin dengesini kaybetti suya düştü. Üstü başı sırılsıklam olunca acayıp göründü gözüme, elbisesi üstüne yapışınca çok seksi olmuştu. 

Kolundan tuttum Nazlıyı kaldırdım (gelinin ismi Nazlı) ve dereyi geçtik. Nazlı bana, “Cüneyt sen burada bekle, ben elbiselerimi sıkayım da biraz kurusun.” dedi. Ben de, “Tamam, hadi seni bekliyorum!” dedim. Kayalıklar çok olduğu için iki kayanın arasına girdi, orda üstünü çıkartacak, eliyle sıkıp silkeledikten sonra kurutup giyecekti… Nazlı iki kayanın arasına 



girince, şeytan beni dürttü. Zaten karısızlık başıma vurmuştu, gizlice izlesem bir şey olmaz diyerek, tepeyi biraz çıktım, ordan da kayaya tırmandım. Nazlı beni görmüyordu, ama ben onu ayna gibi görüyordum. Arkası bana dönüktü, şalvarını çıkarmış sıkıyordu, ama eteği üstündeydi. Şalvarını sıktıktan sonra kayanın üzerine serdi biraz güneşte kurusun diye. Sonra eteğini de çıkarttı. Off ne güzel bacakları vardı, süt gibi. Yuvarlak götü muhteşemdi. 

Ben dalmış Nazlıyı izlerken, o da eteğini yan taşın üstüne koymak için döndü, dönünce de beni gördü. Şaşkınlıktan ne yapacağını bilmiyordu, olduğu gibi çömeldi. Çömelince de amı aralandı. Amı biraz kıllıydı ama çok güzeldi. Ben (zaten olan olmuş diyerek) kayadan atladım Nazlının yanına indim. Kendisine yaklaştığımı görünce kaçmak istedi, kolundan yakaladım ve “Eğer rezil olmak istemiyorsan sesini çıkarma, iki dakika işimizi görüp gideriz!”

 dedim. Nazlı elimden kaçmak isteyince, Nazlıyı hemen kayaya yatırdım ve üstüne çıktım. Altımda daha debeleniyordu, ama kaçışı da yoktu. Hemen pantolonumu ve külotumu çıkarttım. Baktı vermeden kurtulamayacak, biraz sakinleşti. Ben de hemen kıllı amına yumuldum, Klitorisini ağzıma aldım emmeye başladım. Elimle de memelerini okşuyorum. 

Amı sulanmıştı, am dudaklarını emiyor, dişliyor, dilimi amına sokup gezdiriyordum. Nazlı, “Ne olur acele et, biri gelecek rezil olacam!” diye yalvarıyordu. Haklıydı, fazla zamanımız yoktu. Hemen bacaklarının arasında yerimi aldım, sikimin başını amına soktum ve birden yüklenerek kökledim. Nazlı, “Ahhhh, amımı yırttın, yavaş ol!” diye bağırdı. “Tamam canım!” diyerek içinde biraz bekledikten sonra git gellere başladım. Nazlı artık kendini bırakmış, 



zevkten, “Aaah oooof haaadiii aslanım sik Nazlı gelini! Ooof ne güzel sikiyorsun! Ohhhhh!” diye inlemeye başladı. yalova escort Ben de, “Kocandan daha mı iyi sikiyorum?” diye sordum ve yavaşladım. “Hemde bin kat daha iyi, hadiii durma, devam et!” dedi ve tırnaklarını sırtıma geçirerek beni kendine çekiyordu. “Artık kocan ben olacam!” deyip pompalamaya devam ettim. “Tamam yiğidim, hadiii daha hızlı sik karını, amım sana kurban 

olsun!” dedi… 15-20 dakika siktikten sonra Nazlı gelin üçüncüye boşalmıştı ve ben de artık boşalmak üzereydim, “Geliyorum, içine mi dışına mı boşalayım?” diye sordum. Nazlı da, “İçime boşalt dölünü yiğidim!” deyince, sarsılarak ve böğürerek müthiş bir şekilde içine boşaldım. Nazlının üstünden kalktığımda, Nazlı iki üç dakika öyle durdu. Ben de, “Kalkıyorsan kalk, yoksa birdaha sikerim!” dedim. Nazlı hemen kalktı. Sırtı, kalçası ve 

baldırlarının arka tarafları kum olmuştu, dereye gitti yıkandı. Ben de külot ve pantolonumu giydim, Nazlıyı bekliyorum. Nazlı dereden geldi, üstünü giydi, şalvarını ve eteğini giyecekti, ben bir daha beline sarıldım, amını okşadım. Nazlı, “Yeter, geç oldu, gidelim!” dedi. Nazlıya, “Her gün sen mi buz götürüyorsun tarlaya?” diye sordum. “Evet, ben götürüyorum!” dedi. 

“Tamam, artık hergün birlikte götürürüz!” dedim. Nazlı benden kurtuldu, şalvarını ve eteğini giydi, ordan uzaklaştık… Yokuştan çıktık, artık tarlalara yaklaşmıştık. Yolda Nazlı bana, “Ben üç yıldır evliyim, kocam üç yılda senin gibi sikmemişti, en fazla iki dakika sikini içimde tutabiliyor. Ama birdaha senle o işi yapmam, çekirge bir zıplar, iki zıplar, üçüncüsünde kendini ele verir. Ben sik yüzünden ölmek istemiyorum. Sen de peşimi bırak!” dedi. “Hayır 



Nazlı, peşini bırakmam. Bir kere daha yapalım, peşini öyle bırakırım, söz!” dedim. “Olmaz, yakalanırız ikimiz de yanarız!” dedi. “Tamam söz, birkere daha sikişelim, artık sana karışmam. Hadi, olur değilmi?” dedim. Nazlı gelin başını salladı, “Tama ama nerede yapalım? Bu günkü gibi olmaz, her an biri gelebilir!” dedi. Ben de, “Yarın seninkiler tarlaya 

gidince ben geleyim evinize!” dedim. “Hayır sen gelme, ozaman sizin evinizde de kimse yok, sizin ev daha uygun, ben gelirim!” dedi, anlaştık. Akşama kadar tarlada çalıştıktan sonra ailemle eve döndük. Babama, “Yarın merkeze gideceğim, biraz işim var, işimi bitirdikten sonra akşam olmadan gelirim.” dedim. Babam da, “Tamam.” dedi. Sabah oldu, saat 5 idi, bizimkilerle birlikte ben de kalktım. Bizimkiler tarlaya gidince pencereden 

Nazlı gelinin evine baktım. Nazlınınkiler de tarlaya gittiler. Nazlı da hemen ev işlerini yapmaya başladı. Yarım saat geçti, baktım Nazlı yola çıktı ve tarlaya doğru gidiyor. Benden kaçıyordu, sinirden patlamak üzereydim, amına koyduğumun oruspusunu şimdi gidip yolda sikmeli diye düşünürken, birisi en arka odanın penceresini tıklatıyordu. Hemen arka odaya 

gittim ki, Nazlı! Kimse görmesin diye tarlaya gider gibi gitmiş, evimizin yanından geçmeden hayvan avlusuna girmiş, evin arkasından pencereden içeri girmek için pencereyi tıklatıyordu. Nazlıyı görünce sinirim geçti, hemen pencereyi açtım, elinden tutarak içeri girmesine yardımcı oldum… Pencereyi kapatır kapatmaz Nazlıya yumuldum, dudağını 

öptüm, elimle de memelerini yoğuruyorum. Nazlı gelin temkinliydi, “Kapı kilitli mi?” diye sordu. Hemen bir koşu kapıyı kilitledim tekrar Nazlıma döndüm. Nazlının üstünü çıkarıp çıplak bıraktıktan sonra ben de hemen soyundum. Nazlıyı dıvana uzatıp bir daha dudağını öptüm, boynunu, ensesini, kulakmemesini sırayla emip yalıyordum. Ordan da memelerine 

image

geldim, elimle yoğururken biryandan da yalıyorum, göğüsuçlarını dişliyorum. Nazlı inliyor, “Aaah ooof ne güzel yalıyorsun kocacığım!” diyordu. Memelerinden yalayarak göbeğine, ordan da kasıklarına, en son Klitorisini ağzıma aldım emiyorum. Parmaklarımı da amına sokunca Nazlı gelin sarsılarak orgazm oldu. Amının sularını da yalarken göt deliğini de 

okşuyorum. Nazlı da eliyle başımı amına bastırıyordu. Burnumu amına sokup, sağ sol, ileri geri yapıyordum. Nazlı kendinden geçmiş, “Ne olur artık sik beni, hadiii, yalvarıyorum, bitirdin beni!” diye inliyordu… Bacaklarının arasında yerimi aldım, sikimle sulu amına fırça atıyorum. Nazlı amını kaldırıp sikime ulaşmak istiyor, “Sookkkk artık yeteeer!” diyordu. Bir hamlede amına girdiğimde, Nazlı bir “Ooohhhh!” çekti. Başladım Nazlının amında gidip 

gelmeye. Sikim Nazlının amında dans ediyordu resmen. Nazlı kaç orgazm yaşadı bilmiyorum, inleye inleye sürekli orgazm oluyordu. Amı vıcık vıcıktı. Ben daha boşalmamıştım, Nazlının üstünden kalkıp yere ben uzandım, Nazlı da üstüme çıktı, amını sikimin üstüne koydu ve oturdu. Sonra deli gibi oturup kalkmaya başladı. İkimiz de nefes 

nefese kalmıştık. Ona, “Nazlı hızlı ol, geliyorum!” deyince, Nazlı daha da hızlandı. Ben tüm vücuduma kramp girmiş gibi kasılmaya ve titremeye başladım. Tam boşalmak üzereyim Nazlı birden üzerimden kalktı, “Nazlı niye kalktıınnnn?” demeye kalmadı, sikimi ağzına aldı ve döllerimin hepsini yuttu. Benim şaşkınlıktan ağzım uçuklayacaktı, “Vaaayyy Nazlı geline 

bak! Bunu da nerden öğrendin köylük yerde?” diye sormadan edemedim. Nazlı da, “Sağlık ocağına İstanbuldan yeni gelen hemşire anlatmıştı birkeresinde. Hep merak ederdim nasıl birşey diye, fakat utandığım için kocama yapamamıştım. Hoşuna gitmedi mi yoksa?” dedi. “Bayıldım!” dedim. Daha kahvaltı yapmamışım, Nazlı da yapmamış, aç acına sikişmekten 



susamıştım. Ben gittim su içmeye, geri geldiğimde Nazlı giyiniyordu. “Nazlı ne oldu? Niye giyiniyorsun?” dedim. “Artık gitmem lazım!” dedi. “Hayır Nazlı hanım, birdaha yapmadan hiçbir yere gidemezsin!” dedim ve elinden elbiseleri alıp yere attım. Nazlı şaşırmıştı, “Bir kere daha mı yapacaksın?” dedi. “Evet!” dedim. “Benim kocam bir kere yaptı mı bir hafta 

yapamaz!” dedi. “Eee kızım, ben kocanmıyım? Seni akşama kadar sikebiririm!” deyip Nazlıyı okşamaya başladım. Nazlıyı yere yatırıp hemen 69 olduk. Nazlı sikimi yalarken ben de Nazlının amını yalıyordum. Nazlının götünü parmaklamaya başladığımda, “Ne yapıyorsun? Orası göt!” dedi. “Biliyorum, seni götten sikecem!” dedim. “Yahu amım dururken götümü ne yapacaksın?” dedi. “Dedim ya, götünü sikecem! Kocana götten hiç verdin mi?” 

dedim. “Hayır vermedim, ama amcamın oğlu beni götten 4-5 kere sikmişti!” dedi. “Acımışmıydı?” dedim. “Evet, ama az acımıştı!” dedi. Ben de, “Ben acıtmadan sikerim! Hadi kalk domal!” dedim… Nazlı kalktı ve domaldı. Hemen arkasına geçtim. Sikimi önce amına yerleştirdim, bir iki git gel yaptım, sikim ıslanmıştı ve amından çıkarıp götüne dayadım. 

Fakat girmiyor. “Nazlı kendini kasmazsan daha kolay olacak!” dedim. Nazlı kasmayı bırakmış benle konşuyordu, birden Nazlının götüne yüklendiğimde yarısı girmişti. Nazlı, “Aaah götüm parçalandı, ne olur yapma, gel amdan sik beni!” diye bağırdı ve durmam için yalvarmaya başladı. Biraz durdum ve birdaha abandım, yine “Aaah!” dedi ama bu sefer sesi 

daha yavaş çıkmıştı. Biraz daha durdum ve götünde git gellere başladım. Bu arada amını da elliyorum. 5 dakika geçmişti ki Nazlı zevkten inlemeye başladı. “Ne oldu Nazlıcığım?” dedim. “Oooof ne güzel sikiyorsun, amcamın oğlu götümü sikerken bukadar zevk almamıştım! Götüme koyuyorsun amımdan boşalıyorum! Haaadiii yiğidim daha hızlı sik götümü!” dedi. Harbiden Nazlının amı vıcık vıcık olmuş, amının suları elime akıyordu. 20 dakika kadar 

Nazlının götünü siktim ve götüne boşaldım… Nazlı kalktı, giyindi ve “Ben artık gidiyorum!” diyerek çıkmak için pencereye yöneldi. “Nazlı birdaha nezaman sikişeceğiz diye sordum. Söz verdin, birdaha sikişmeyeceğiz Senin beni istemenden daha fazla istiyorum, ama seninle sikişmek uğruna ölmek de istemiyorum, eğer devam edersek illa ki birgün biryerden hata yaparız, yakalanırız, o zaman beni kesin öldürler dedi ve pencereden atladı, geldiği gibi sessizce kayboldu



tatil dönüşü

 


    ii

tekrar merhaba umarım hikayelerimde çıktığım fantezi yolculuğum sizinde hoşunuza gitmiştir hikayeme kaldığım yerden devam ediyorum. plajdaki otobüste başıma gelenler beni artık daha farklı biri yapmıştı kadınlığımı hemde bu şekile yaşamak  adeta bir sınırı geçiş gibiydi artık arzularıma hakim olabileceğim zevk sınırını geçmiştim vede bundan şikayetçide değildim. plajdaki olaydan sonra ertesi bir kaç gün eniştemden özellikle uzak 

durdum çünkü deliğimin kenarları şişmiş birer dudak haline gelmişti ve ancak birkaç gün sonra eski haline gelebildi. birkaç hafta daha eniştemle teyzeme farkettirmeden yazın tüm tadını çıkarmıştık. oldukça mutlu olmama rağmen yinede aklımdan birden fazla erkeğin bana sahip olduğu zamanki hislerimin verdiği hazzı atamıyordum. oysaki bu duyguyu tekrar   yaşıyacağım zamanlar hiçde uzak değildi. atilin sonu istanbula dönme vakti gelmişti. 

dönmeden bir gece önce eniştem teyzemin daha önce gitmesine izin vermediği bir arkadaşına giderek kalmasına özellikle izin vermiş ve bu sayede beni sabaha kadar aralıksız becerebilmişti ve sabah olduğunda hala sana doyamıyorum demişti. gerçektende   
samimi olduğunu arabanın yanında teyzem bizi beklerken evin banyosunda beni sıkıştırıp son bir kez daha ağzıma patlamasıyla anlamıştım. neticede her güzel şeyinde bir sonu 

oluyor. otogarda beni yolcu ettiler. Akşamın yorgunluğu üzerimde olduğu için uyuya kalmışım gece vakti otobüs ışıklarının yanması ve anonsla birlikte uyandım mola yerine gelmiştik. karnım açdeğildi ama bir tuvalete gidip kendime çeki düzen veriim diye  
düşündüm  ve otobüsten indim. üzerimdeki kıyafet altta eşofman ve spor ayakkabı üsttede kolsuz ve ancak göğüslerimi sınırlı örten ve önden tüm göbeğimi arkadanda belimi tamamen



 açıkta bırakan bir tshirt vardı. ve bir ara modaydı bilirsiniz tanga kilotların ipi arkadan eşofman üstünden görüncek şekildeydi yani çatalımın tüm güzelliiği meydandaydı aslında böyle dışarı çıkmazdım ama uyurken sıcak olduğu için eşofmanımın üstünü çıkarmıştım ve  
otobüstende tam ayılamadan indiğim için unutmuştum tabi dışarda gece soğuğu olunca ani bir ürperme geldi geri dönüp eşofman üstümü almaktansa biran önce tuvalete gidip geliim 

dedim. tam bu esnada bir araba sesi duyuldu ve doğan görünümlü şahin derler ya öyle bir araba hızla önümüzden geçip ilerde parketti. ben muavinimize tuvaletin yerini sorduğumda 
 işaret ettiği yer tam o arabanın parkettiği yerin arkasıydı üsüdüğüm için ellerimide hem kavuşturarak hemde biraz ısınmak için vücuduma sürterek oraya yürümeye başladım. o sırada arabanın kapılarında açıldı iki tane 40 yaşlarında göbekli sakallı iri yarı ama uzun 

boylu olmayan adam indi tavırlarından alkollü oldukları anlaşılıyordu. beni hemen farkettiler  
ve ilk farkeden diğer arkadaşını dürttü. bizim kobra şunun gibisini bir tatmadı dedi adam arkadaşına herhalde alkolün etkisi ile ne dediğini bilmiyordu ama nedense çok hoşuma gitmişti bu şekilde arzulanmak istemeden hafif gülümseme belirdi suratımda bu arada yanlarına kadar gelmiştim. Ordan temizlik yaparak geçen elemana bayanlar tuvaletini 

sorduğumda kusura bakmayın hanımefendi tadilat nedeniyle kapalı dedi kapının üzerine   
bakınca bant çekmişlerdi kimse girmesin diye. bu arada adamlarda arkamda    durmuş ben konuşurken manzaranın tadını çıkarıyorlardı birden nasıl bir frikik görüntüsü oluşturduğumu hatırladım. Elemana ben sadece yüzümü yıkıycam zaten oldukçada üşüdüm üzerime bişey almadan çıktım diye belirtince peki bantların arasından   dikkatli geçin kimseye izin 



vermiyoruz ama dedi. teşekkür edip giryordumki güzelime bak üşümüş oysa izin verse onu ben nasıl ısıtırım diye kısık sesli bir laf attı ama ben duydum tabi şöyle bir dönüp baktım tabi bir ölçüdede hoşuma gitmişti hafif bir gülümseme oluştu suratımda sonra dönüp tuvalete bantların arasından kıvrılarak girdim.lambaların düğmesine basıp lavaboya yanaştım ama yanlızca bir lamba yanıyordu diğerleri bozuktu anlaşılan   yüzüme eğilerek su vurdumki aynı

 anda göğüslerimde iki kocaman el ve kalçalarımda bir baskı hissetmem bir oldu. ben ne oluyo derken adamın dudaklarını boynuma gömmesi ve hoyratça emmesi bir oldu ve nerdeyse aynı zamanda başka iki el eşofmanınmı bir çırpıda bileklerime kadar indirmişti ve ateşli dudak darbeleri baldırıma ve kasıklarıma doğru ilerlemeye başlamıştı. ben ne yapıyorsunuz ne olur yapmayın dedim ama hafiftende   inlemeye başlamıştım arkamdaki 

güzelim korkma seni ısıtıcağız sadece dedi bu arada önümdeki kilodumuda sıyırınca birden önüme dudaklarıyla yapıştı ben inledim acaip bir şekilde adam tabi şaşırmıştı karanlıkta benim zaten yok denecek kadar olan önümdeki ayrıntıyı farkedemesede dili ve dudakları garipliği anlamıştı bu travesti dedi arkadaşına    öbürü hadi lan böyle manken gibi travestimi olur dedi istersen bak deyince elini oraya attı ve durumu farketti. işte bu daha süper oldu 

güzelim dedi. bakalım senin arka delik bizimki gibisini tattımı diye ekledi ve beni kendine çevirip tshirtümden sıyırdığı göğüslerimi emmeye yalamaya başladı diz çökmüş adamda arkamda popomun yanaklarını ayırıp arka deliğime dil atmaya başlamıştı ben inanılmaz sık nefes almaya başlamıştım arzu ettiğim şey tekrar   hemde tam istediğim şekilde yine başıma geliyordu. bir süre sonra adamlar çekilip eşofmanımıda tamamen   çıkarıp beni 



çömelttiler. ve pantolonlarını çözdüler. karşımda iki tane büyük iri sopa duruyordu. önce birine sakso çekiyor diğeriyle elimle ilgileniyor sonra diğeriyle aynı şeyi yapıyordum ama adamlar bu şekilde patlarlarsa üstümü   başımı berbat edebilirlerdi ve orada rezil olurdum ağzıma patlamayın içime patlayın dedim beni kaldırdılar ve tekrar lavaboya karşı gelicek şekilde domalttılar birden sıvı sabun butonuna bir kaç defa basıldığını duydum ve ardından 

arka deliğime krem gibi bir şeylerin sürüldüğünü ve deliğimin içinede parmakla yayıldığını o anda müthiş zevk aldım. sonra birden arkamdaki sopasını dayadı ve abandı tek hamlede yerısı girmişti daha önce ne kadar becerilsemde ani şekilde girildiğinde yinede acı duyuyordum aynı zamandada garip bir haz  da alıyordum sonra tek hamlede sonuna kadar kökledi ve kalçalarıma baldırlarını vura vura düzmeye başaladı beni elleri göğüslerimde 

göğüs uçlarımı arada sıkıyordu diğer arkadaşıda eliyle önümdeki ayrıntıyla ilgileniyor müthiş zevk almamı sağlıyordu. diğer adam arkadaşına hadi bende yapıcam dedi öbürü dur bekle benim işim bitmedi daha deyince diğeri olmazsa ikimiz aynı anda yapalım dedi öbürü bekle dedi ve beni kendine çekip baldırlarımdan tuttu   ve ayaklaramı yerden kesti ve o şekilde ayakta bir kaç defa beni hoplatarak becerdi ve yavaşça yere o şekilde içimden çıkmadan 

oturdu ve benide kendine göğüslerimi tutarak çekti yere o şekilde uzanmış olduk diğer arkadaşı bir karaltı şeklinde önüme geldi ve o anda deliğimin ön tarafındaki zorlanmayı hissettim ve bir dakika sonra başını sokmayı başardı ve ileri doğru tüm gücüyle abanarak üzerime yatınca tamamını sokmuş oldu yine olağanüstü   bir şekilde beceriliyordum iki dakika sonra arkamdak ben geliyorum dedi öndek**e bende geliyorum diye ekledi ve iki 



adamın içimde aynı anda kasılarak titremelerini hissettim o kasılmalar benide orgazma ulaştırdı bende deeliğimin titremesiyle hafif bir akıntı şeklinde boşaldım inanılmaz bir şeydi ayağa kalkıl doğrulmaya çalıştım ama bir süre onlara tutunmadan yürüyemedim. sonra kendime biraz gelince eşofmanımı ve kilodumu giydim ve yüzümü yıkadım adamlar bu arada gitmişti tuvaletten çıktığımda muavin nerde kaldınız hanımefendi on dakikadır 

otobüsü sizin için bekletiyoruz ben sizin tuvalette olduğunuzu hatırlamasam çoktan sizi almadan gitmiştik dedi ben kusura bakmayın çok teşekkür ederim dedim. o ise otobüse gidelim orda teşekkür edersiniz şeklinde garip ve manalı şekilde konuştu. neyse otobüs hareket etti ve bir süre sonra ışıklar yine söndü ve muavin yanıma    gelip arkaya kadar gelebilirmisiniz hanımefendi diye sordu ben ne olduğunu sorunca geç kalktığımız için 

tutanak tutuyoruz sizin imzalamanız gerekiyorda yoksa sorumluluk bizim üzerimize kalır dedi tabi benim kafa tam çalışmadığı için gittim peşinden en arka koltuklar boştu sadece koltukğun üzerinde bir örtü gibi bişey vardı siz oturun dedi ve köşeyi işaret   edip beni oturttu ve garip bir şekilde geldi yanıma oturdu ve battaniyeyi kendi belinin üzerine örttü ve ben daha ne olduğunu anlamadan fermuarını çözüp kilodunun yanında aletini sıyırdı tam 

dikleşmiş vaziyette duruyordu karşımda ben şaşırmışken tuvalette olanları gördüm ve anladığım kadarıyla ağzınızda dolunca kendinizi daha iyi hissediceksiniz dedi. ben anlamaz şekilde itiraz ederken kafamı tutup örtünün altına soktu mecburen sakso yapmak zorunda kaldım üstelik 20 dakikada anca boşaldı düşünün ve hepsini yutmak zorunda kaldım. otobüslerde böyle ikramlar olduğunuda öğrenmiş oldum böylece

 

Görme Engelliye Am Verdim Milli Ettim.......ve.............. Bağırışları Hala Kulaklarımda




 

Kaynımın Delirten Yarağı

 

Slm ben Sinem, 6 yıllık evliyim, 27 yaşındayım, 1.72 boyunda, esmer ve balık etli biriyim. Zihinsel özürlü kaynımla aramda geçen bir seks hikayemi paylaşmak istiyorum, çünkü kimseye anlatamıyorum ve içimde de tutmak ağır geliyor bana. Hikayem bundan 2 sene önce Mayıs ayında geçiyor. Kocamla beraber memleketlerine (Anadolu’nun şirin bir köyüne) tatile gittik. Köyde yaşayaşan kaynanam, kayınbabam ve kocamdan küçük olan zihinsel 
özürlü kaynım (İlhan), geleceğimizden haberleri olduğu için baya hazırlık yapmışlar, bizi bekliyorlardı. Gittiğimizde yoğun bir ilgi, bir alaka, utandırmışlardı beni. Hele kaynım, “Yengem geldi, yengem geldi!” diye diye ortalığı velveleye vermişti. Doğrusu bu ilgi çok hoşuma gitmişti. Yemekler yenildi, çaylar kahveler içildi, sohbetler edildi. Derken, kocamla ben yorgunluktan mahf olmuştuk, yatmak için izin isteyip, odamıza gittik, yattık uyuduk. 
Kaynımın Delirten Yarağı 2 sabah temiz havanın etkisiyle erkenden uyandım. Pencereden baktığımda kayınım İlhan hayvanları dere kenarına götürüyordu. Ben de üstümü giyinip dışarı çıktım. Kaynanam inekleri sağmış, sütü kaynatmak için ateşe koymuştu. Beni görünce gülerek, “Güzel gelinim uyandın mı, günaydın!” dedi. “Günaydın anneciğim!” deyip, ateşin önünde muhabette koyulduk. Kaynanam, maddi manevi bazı sıkıntılarının olduğunu 
anlatıyordu. Ben de, “Maddi sıkıntılar halledilir de, manevi sıkıntı nedir anneciğim?” dedim. Başladı anlatmaya, “Biz yaşlandık, kızlar uğramaz oldu, siz İstanbul’da, biz burda kala kaldık öyle. İlhanın durumunu biliyorsun, gitmediğimiz doktor kalmadı, ama hiçbir faydası yok. Geçim kaynağımız hayvanlar, onlar da bakım ister, yaşlandık artık bakamıyoruz, İlhan da anlamıyor, hayvanları suya götürürüyor hepsi o kadar!” dedi, sonra, “Neyse… Hadi gel 
image
bir çay koyalım, kahvaltı yaparız!” dedi ve kalktık hazırlık yapmaya başladık. Kocam da uyanmış elini yüzünü yıkadıktan sonra sofraya geldi. Kahvaltıdan sonra kocama, “Biraz gezelim tarlalarda falan…” dedim. Kabul etti ve bahçeye indik. Dalından domates salatalık yemek kadar lezettli bir şey daha yoktu. Çok hoşuma gitmişti… kaynımın Delirten Yarağı 3
Akşam olmuştu, ama benim içim de kaynıyordu, temiz hava ve organik yiyecekler bende 
adeta Afrodizyak etkisi yapmıştı ve canım öylesine sex istiyordu ki, anlatamam. Yatağa girer girmez, ben hemen yapıştım kocamın dudaklarına ve sevişmeye başladık. İkimizin de Orgazm olduğu güzel bir sikişmeden sonra, gayet huzurlu bir şekilde yattık, uyuduk.
Kaynımın Delirten Yarağı 4 sabah yine erkenden uyandım. Yıkanmak için banyoya girdim. Kimse uyanmadan yıkanmalıydım, çünkü köy hali, derme çarpma bir banyoları vardı. 
Esk**en orası mutfakmış, ama sonra etrafını hasırlarla kapatarak banyo yapmışlar. İşin açıkcası insanı bu tedirgin ediyordu. İyi ki ani su ısıtıcıları vardı, su ısıtmak zorunda kalmamıştım. Hemen aceleyle soyunup suyun altına girdim. 2 dakika sonra sanki bir gölge görmüş gibi oldum, sağa sola baktım, birşey göremedim. Kim ola bu saate deyip devam ettim, banyomu yapıp, hızlıca giyinip yattığımız odaya gittim. Ama banyonun ordan bir takım
 sesler duydum. Merak ettim, pencereden baktım. Bir de ne göreyim, kaynım İlhan banyo yaptığım yerin arka tarafından çıkıyor. Birden afalladım, ne yapacağımı şaşırdım kaldım. Beni mi röntgenlemişti? Nasıl olurdu böyle birşey? Öğleden sonra banyo yaptığım yerin arka tarafına gidip baktım. Gerçekten oraya konulan buğday torbalarının hemen yanında, bir parmak genişliğinde bir aralık vardı. Artık hiç şüphem kalmamıştı, kaynım beni dikizlemişti. 
image
Utana sıkıla geri geldim. Herkes dışardaydı. Ne yapacağımı bilmiyordum. Kaynıma da kızamıyordum, 24 yaşında genç bir erkekti, belki zihinsel olarak eksikti, ama o da bir erkekti, onun da cinsel ihtiyaçları vardı. Onun için kızmadım ve kimseye de birşey söylemedim.
Kaynımın Delirten Yarağı 5 aradan birkaç gün geçmişti ve İlhan’ın bana bakışları çok değişmişti. Bunun farkındaydım, ama ne yapabilirdim ki? Ne diyebilirdim ki? Daha doğrusu 
sonuçta deliydi. Gece olmuş ve herkes uyuyordu, benim ise uykum kaçmıştı. Uyumaya çalışıyordum, ama uyuyamıyordum. Kocam horlamaya başlamıştı bile. Birden dış kapının gıcırdamasını duydum, doğrulup ön cepheye baktığımda, İlhan’ı banyonun arkasına giderken gördüm. Ne yapıyor bu deli bu saate orda? diye bakmaya devam ettim. Merak işte,
 yatıp uyusana, sana ne? Ama dedim ya merak işte, beni rahat bırakmadı, peşinden yavaşça dışarı çıkıp, çitlerin aralıklarından baktığımda, adeta şok olmuştum. İlhan donunu indirmiş 31 çekiyordu. Hemen ordan ayrılmak istedim, hatta iki adım geri attım, ama yine vaz geçtim, biraz daha seyretmek için geri döndüm, daha dikatli bakmaya başladım. İlhan tam karşımda yan durmuş, hızlı hızlı 31 çekiyordu. Biraz daha bekledim ve İlhan kasıla 
kasıla boşalmaya başladı. Ama asıl şoku işte ondan sonra yaşadım, sikindeki kalan dölleri temizlemek için döndüğünde, avlunun ışığı yarağını tam aydınlattı ve ben hayatımda gördüğüm en büyük ve kalın yarağı gördüm. Gözlerim faltaşı gibi açılmıştı ve gözlerimi yarağından ayıramıyordum, dehşet bir şeydi, gerçekten inanılmazdı. İnternette çok yarak gördüm, ama böylesini hiçbir yerde görmedim. İlhan donunu çekerken ben de hemen geri 
içeriye girdim. Odaya geldiğimde kocam halen horluyordu. Hemen sırtımı ona dönüp uyumaya çalıştım, ama İlhan’ın yarağı bir türlü aklımdan çıkmıyordu. kaynımın Delirten Yarağı 6 ilerleyen günlerde İlhan’ın yarağı adeta beynimde saplantı haline gelmişti. Tanrım, nasıl bir şeydi o yarak öyle? Bir kadın nasıl içine alabilir onu? diye her düşündüğümde 
sırılsıklam oluyordum. Ama kocama birşey belli etmiyordum, sadece hemen odama girip kapıyı kilitleyip, İlhanın yarağını düşünerek masturbasyon yapıyordum. Günlerden Çarşambaydı, akşam üstüydü, evin telefonu çaldı. Telefonu kocam açtı. Tedirgin bir sesle, “Ne zaman oldu, nasıl oldu? Yaşıyorlar mı?” diye konuşunca, herkes, “Kine ne oldu?” diye ayağa fırladı. Kocam, “Tamam geliyoruz!” deyip telefonu kapattı. Hepimiz merakla ne 
olduğunu beklerken kocam anlattı: Amcaları tarladan gelirken traktörün romorkü devrilmiş ve amcaları altında kalmış. Durumu çok ağırmış, kan da lazımmış. Kocam, “Hemen hazırlanıp çıkalım!” dedi. Ben de hazırlanmak istedim tabi, ama kocam, “Senin ve İlhan’ın gelmesine gerek yok, biz gideriz! Duruma göre sana haber veririm!” dedi. “Hayır, ben de geleceğim!” dedim, “Olmaz!” deyip kestirip attı. Kocama gizlice, “Kendine gel, ben burada 
yalnız kalamam, korkarım!” dedim. Kocam da, “Korkma, birşey olmaz. Hem İlhan burda ya!” dedi ve aceleyle çıktılar. Gidecekleri köy traktörle yarım saat sürüyordu, binip gittiler…
Gece saat 23:00’e geliyordu, daha haber almamıştım. Patlamak üzereydim ki, evin telefonu çaldı. Hemen fırladım açtım. Arayan kocamdı, “Bu gece gelemiyoruz, durumu çok ağır, tıp fakültesine havale ettiler ve oraya gidiyoruz!” dedi. “Peki ne zaman geleceksiniz?” dedim. “Bilmiyorum, belli değil!” dedi. “Bari annem gelsin!” dedim. “Annem de yengemlerde, gelen giden çok, yengem ilgilenecek durumda değil!” dedi. “Tamam!” deyip kapattım telefonu. 
image
İlhan yere uzanmış Televizyon seyrediyordu, dünyadan haberi yoktu. Bana dönüp, “Annemler gelmiyorlar mı?” dedi. “Hayır!” dedim. Hiç konuşmadan tekrar filmi seyretmeye devam etti. Ben divanda oturdum, düşünüyordum. Saat baya geç olmuştu, “İlhan yatağına geçip yat istersen!” dedim. Hiç konuşmadan kalktı ve yerine geçti, gömleğini ve kot pantolonu çıkararak, sadece donuyla ve atletiyle yatağa uzandı, üstünü örtmeden. Ve o dev yarak donunun içinde, karşımda öylece duruyordu. İnik hali bile çok büyüktü…
Ben de orda divanda uzandım, ama uykum gelmiyordu, gözüm hep ondaydı. İçimi karışık duygular kaplamıştı, amım ıslanmış ve istemsiz hareketler yapıyordum, elim çoktan pijamamın içinde amıma varmıştı bile. İki parmağımı amımın içine sokup çıkarıyordum. Birden İlhan’ın bana baktığını gördüm, kaşıyormuş gibi yapıp elimi çektim hemen. İlhana baktım, bu sefer o sokmuştu elini donuna ve gözlerimin içine bakarak yarağıyla oynuyordu. 
“Napıyorsun İlhan, çek elini ordan!” diye bağırmışım. Hemen elini çekip bakışlarını kaçırdı. Sonradan üzüldüm çocuğa bağırdım diye ve telafi etmek için onunla konuşmaya başladım. Kısa cevplar veriyor, gözünü benden kaçırıyordu… “İlhan seninle bir şey konuşamam lazım!” dedim. “Nedir yenge?” dedi ve bana baktı. “İlhan sen neden evlenmiyorsun?” dedim. “Babam erken diyor!” dedi. “Erken değil, tam evlenecek yaşta bir erkeksin ve evlenmem 
lazım!” dedim. “Babam kimse seni almaz diyor!” dedi. “O yüzden mi 31 çekiyorsun?” dedim. Bakışlarını kaçırdı ve cevap vermedi. “Ben seni geçen gün gördüm, banyonun arkasında 31 çekerken!” deyince, “Yalan söylüyorsun!” deyip, birden doğrulup oturdu. Ödüm koptu biran, birşey yapacak diye. “Hayır, yalan söylemiyorum gördüm, 31 çekiyordun!” diye tekrarlayınca, “Babama söyleyecekmisin?” dedi. “Söyleyim mi?” dedim. “Hayır söyleme, 
image
babam beni dövüyor!” dedi. “Daha önce dövdü mü?” dedim. “Evet, bir kere tarlada yakaladı ve çok dövdü!” dedi. Bunları konuşurken amım nasıl karıncalanıyordu anlatamam. Şeytan dürtüyordu, işte sana fırsat, değerlendir diyordu. “Peki söylemeyeceğim, ama karşılığında senden bir şey isteyecegim, sen de onu yaparsan kimseye söylemem, yoksa abine de, 
babana da söylerim!” dedim, ama yüreğim kalbimden çıkacak gibiydi, nefes alamıyordum, boğazım düğümleniyordu, daha şimdiden içimi suçluluk duygusu kaplamıştı. İlhan, “Nedir yenge?” deyip kalktı, pantolonunu giymeye çalıştı. “Hayır giyinme, banyo yapmanı istiyorum, çok kötü kokuyorsun. Ama önce içerden sana temiz iç çamaşır alalım!” deyip dolaba yöneldim, ona bir külot ve atlet çıkardım, “Hadi bakalım, şimdi doğru banyoya!” dedim. 
“Yıkanınca babama demiyecek misin?” dedi. “Önce seni bir yıkayalım, sonra konuşuruz!” dedim ve banyoya girdik. Atletini çıkartıp attı oraya, suyu kıvamına getirip donla altına girdi. Ben ona bakıyorum. Tamamen ıslanınca yarağı olduğu gibi yapıştı dona, bütün hatlarıyla görünüyordu. “Donunu da çıkar, seni lifleyeceğim!” dedim. Hiç itiraz etmeden çıkardı. Aman Tanrım, bu ne ya? dedim kendi kendime. Yarağı kıllı, kirli, ama kocaman bir şeydi! İlhanı 
lifleyip iyicene yıkadım. Arada elim kazayla değiyor gibisinden yarağına elliyorum. Ve yarak kısa sürede kalkmaya, uzamaya ve kalınlaşmaya başladı… Kendime inanmıyordum, hayatımda hiç kocamı aldatmamıştım, fakat şimdi öz kardeşiyle aldatmanın planlarını yapıyordum. Yarağını tutup, “İlhan bu neden böyle oldu?” diye sert çıkmaya başladım. “Bilmiyorum yenge, annem yıkayınca da oluyor!” demez mi! “Nasıl bilmiyorsun?” dedim. 
“Bilmiyorum işte, sorma bana!” dedi. “Peki 31 çekmesini nasıl öğrendin?” diye sordum. “Asım öğretti!” dedi. Asım komuşlarıymış, ama evleri biraz uzaktaymış. “Peki, hiç bir kadınla yaptın mı o işi?” dedim. “Hayır yapmadım!” dedi. “Nasıl yapılacağını biliyormusun?” dedim. “Bilmiyorum!” dedi. “Peki ben sana öğretsem, kimseye söylermisin?” dedim. “Hayır söylemem!” dedi. “Bak ama, eğer söylersen, ben de senin 31 çektiğini babana söylerim. 
Askerlere de söylerim, seni ceza evine atarlar!” dedim. “Yok valla söylemem!” dedi. “Peki!” dedim. İlhanı kurulayıp çıktık. Dış kapıyı kilitleyip, yattığım odaya geçtik… Ben de soyunup, yatağa sırtüstü yattım ve “Bak İlhan, bir kadın yapmak için, öncelikle onu yalaman gerekiyor!” dedim. Geldi elimi kolumu yalamaya başladı. “Oraları değil, burayı yalayacaksın!” diyerek amımı gösterdim ve “Aynı köpeğin su içtiği gibi, dilini amımın içinde 
gezdirmen lazım!” dedim. Hiç beklemeden yumuldu amıma ve yalamaya başladı. Ben zevkten uçmak üzereydim. Başından tutup amıma bastırdım, “Daha hızlı yala! Daha hızlı!” diye diye şidetli bir şekilde orgazm olup boşaldım. Ama ne boşalma, anlatılamaz! İlhan halen yalamaya devam ediyordu. “Yeter bukadar! Şimdi de senin sırtüstü yatman lazım!” dedim. Dediğimi yaptı. Yarağını elime alıp sıvazlamaya başladım. Ama avucuma 
sığmıyordu ki, içime nasıl girecekti? Nasıl alabilirdim içime onu? Hem almak için sabırsızlanıyordum, hemde bana bir şey olur diye çok korkuyordum. Bütün cesaretimi toplayıp, ata biner gibi üstüne diz çöktüm. O sadece olacakları bekliyordu. Elimi bolca tükürükleyip yarağının başını iyice ıslattım. Benimki zaten ıslak olduğu için, yarağının gövdesinden kavrayıp yavaşca amıma sürtmeye başladım. Yok böyle bir delilik ya, kendime inanamıyorum, zevkten uçuyordum adeta.
image
Biraz zorladıktan sonra yavaş yavaş amımın dudaklarını gerildiğini hissettim. Ve biraz sonra daha şidettli bir acı ile durdum, kafası içimdeydi. Ama içimden çıkarmak istemiyordum, hepsini almayada korkuyordum. O an aklıma çantadamki nemlendirici krem geldi ve “Sen kıpırdama!” dedim, gidip getirdim ve yarağına baştan aşağıya iyice sürmeye başladım. Sonra yine yarağını amıma almayı denedim. Bu defa biraz daha rahat oluyordu galiba.
 Biraz daha, biraz daha derken içimde yer kalmadığını anladım, inanılmaz zorluyordu rahmimi. Ama daha hepsi girmemişti, elimi attığımda daha 3 parmak kadarı dışarda duruyordu. Ben ise kıpırdamaya korkuyordum. Biraz o şekilde git gelden sonra inanılmaz bir orgazm daha yaşadım. Yarağına da alışmaya başlamıştım, artık yavaş yavaşta olsa oturup kalkabliyorum. Benim sıvımın ve kreminde etkisiyle, yarak içimde kayıyordu adeta. Sonra hızlanmaya başladım. Yarak beni zorluyordu, ama istiyordum da…
Bir süre sonra ayağa kalkıp, “İlhan, sen hiç sikişen eşek gördün mü?” diye sordum. “Gördüm!” dedi. “Beni o eşek gibi sik! Yarağına bolca tükür ama!” dedim ve ellerimle duvara dayanıp domaldım. İlhan yarağını tükürükleyip arkadan amıma girmeye çalışıyordu. Ve işte kafası içimdeydi, ama birden öyle bir abandı ki, gözlerim karardı ve istemeden de olsa bastım çığlığı. İlhan sesimden korkup durdu. Kendime geldiğimde, “Tamam devam et, 
ama yavaş yavaş!” dedim. Dediğim gibi yavaşça gidip geliyordu, ama ben zor duruyordum ve tutunduğum duvardaki beyaz alçıyı söküyordum. Kendimi geriye ittirerek, tamamını içime almak istiyordum. Sonunda taşaklarının kalçalarıma çarptığını hissedince daha çok hızlandım. O da aynı anda hızlanmaya başlamıştı… Korunmuyordum ve içime boşalmaması gerekliydi. Ama iş işten geçmişti, son darbelerdi, ben kopmuştum, hiçbir şey umrumda 
değildi ve aynı anda boşaldık. Duvara tutunmaktan kollarımda derman kalmamıştı, aşağıya kayarak dizlerimin üzerine çöktüm, İlhan da yarağını çıkarmadan benimle birlikte kaydı ve üstüme yığıldı kaldı. İçime öyle bir boşalmıştı ki, yarağı içimde olduğu halde etrafından dölleri süzülüyordu. Yarağı kendiliğinden küçülüp amımdan çıkınca, İlhan ayaga kalktı ve “Bu 31 çekmekten daha güzeldi, bundan sonra bana hep sen öğret yenge!” dedi. “Peki,
 ama kimsenin bilmemesi lazım, yoksa abin seni öldürür!” dedim. “Ben kimseye söylemem, ama sen de söyleme!” dedi. “Tamam! Hadi gel yanıma uzan!” dedim. Gelip yanıma uzandı. Hiç kıpırdamadan ytaıyordu. Elimi inmiş yarağına atıp biraz okşayıp sevdikten sonra, yarağı yine kazık gibi oldu. “İlhan bir daha sikmek istermisin?” dedim. “Evet yenge, hadi yapalım!” dedi. O gece sabaha kadar 4 kere siktirdim kendimi İlhana.
Ertesi gün telefonun sesiyle uyandığımda, saat ögleden sonra 16:00’yı geçiyordu. Hemen fırladım telefonu açtım. Kocam arıyordu, “Niye açmıyorsun telefonu, nerdesin, 1 saaten fazladır arayıp duruyorum!” dedi. Ben de, “Bütün gece uyuyamadım, sabah ta erken kalktım, uykusuz olduğum için divanda uyuya kalmışım!” demek zorunda kaldım. “İlhan napıyor, orda mı?” dedi. “Nerde bilmiyorum, sabah hayvanları saldı sonrada eve gelmedi, ben de kapıyı 
kilitleyip uyudum. Amcanın durumu nasıl?” dedim. “Bilmiyoruz, daha bir gelişme yok, yoğun bakımda olduğu için içeriye almıyorlar, sadece yaşadıgını biliyoruz!” dedi. “Ee, gelmeyecekmisin?” diye sordugumda, “Sanırım gelemiyoruz!” dedi. Üzülmüş gibi yapıp (içimden baya sevinmiştim), geçmiş olsun dileyip telefonu kapatım. Sonra dışarıya çıkıp İlhana seslendim, ama ses yoktu, nerde olduğunu da bilmiyordum.
image
Banyoya gidip duş alıp pencerenin karşısına oturdum ve İlhanın gelmesini bekledim. Saat 19:00 olmuştu, ben yemekle uğraşırken kapının zorlandığını duydum. “Kim o?” diye sorduğumda, İlhan, “Ben geldim yenge, kapıyı aç.” dedi. Açtım ve “Nerdesin sen?” diye kızdım. Hiç konuşmadan içeriye girdi, “Ben acıktım!” dedi. Dünden beri hiçbir yememişti garibim. “Nerdeydin?” dedim, “Hayvanlarla beraberdim, onları otlattım, şimdi hepsini
 götürüp ahıra soktum!” dedi. Ben de gülerek, “31 de çektin mi?” dedim. “Hayır artık yapmıyacağım onu, seninle daha güzel oluyor!” dedi. Gülerek, “Bak seeen, neden daha güzel? dedim. “İşte sen çok güzel kokuyorsun!” dedi. Yemeğini koydum, yemek yedikten sonra çay içtik, “Hadi yatalım!” dedim. “Tamam!” dedi ve yatağına doğru gitti. Onu bu gece de istiyordum, hemde daha çok. “İlhan, yine yanımda yatmak istermisin?” dedim. Kafasını sallayarak, “Evet yenge!” dedi. İçimi yine bir heycan sarmıştı. “Tamam, o zaman benim odaya gidelim!” dedim.
İkimiz de çırıl çıplak soyunarak yorganın altına girdik. Elimi yarağına attım ve okşamaya başladım. Yarağı hareketlenmeye başlamıştı. Ağzıma almak istiyordum, ama hayatımda hiç yapmadığım için tiksiniyordum. İnternette hep görüyordum, hep ağızlarına alıyorlardı, ama cesaret edemedim, biliyorum midem kaldıramzdı. Okşamaya devam ettim, taş gibi olmuştu elimde. Bu sefer ben sırtüstü yatarak bacaklarımı iki yana actım ve üstüme çıkmasını söyledim. Bacaklarımın arasında yerini almıştı, fakat bir şey yapamıyordu. Yine ben
 yarağını kavrayarak amıma sürtmeye başladım. Sırıl sıklam olmuştum ve zevk sularımla yarağını ıslatıyordum. Öyle içime girmeyeceğini bilgidiğim için yine avucuma tükürükleyip onun yarağını iyicene ıslattım ve yavaşca içime girmesini söyledim, “Sakın zorlama, ben dur deyince de dur!” dedim. “Tamam yenge!” dedi. Eliyle yarağını tutarak içime sokmaya çalışıyordu, ama başaramıyordu. Ona yardım edip bacaklarımı iyicene açıp havaya kaldırdım ve elimi yandan uzatıp yarağını tutup amımın hızasına getirip, tam deliğime denkledim, “Şimdi yavaşça gir!” dedim…
image
Dediğimi yaptı. Yarağının başı içimdeydi ve dün geceki kadar canım yanmamıştı. Biraz daha girdi, “Dur!” dedim. İçim yanmaya başlamıştı ve amımın duvarını zorluyordu yine. Biraz bekledikten sonra ellerimi kalçasına atıp sıkıca tutarak kendi kalçalarımı oynatmaya ve yarağını içime almaya çalışıyordum. Çoğunu almıştım. Zaten ıslanmıştım onun da etkisiyle daha da kayıyordu içime ve sonuda nihayet yine kasıklarımız birleşmişti. Tamamı içimdeydi ve benim gözlerim kapanmış, nerdeyse dudaklarımı koparıyorudum ısırmaktan.
 Onu serbest bıraktım ve “Şimdi istedigin gibi yapabilirisin!” dedim. İçime sokup çıkarmaya başladı. Kafasına kadar çıkarıp, dibine kadar sokuyordu. Her girdiğinde ben yine uçuyordum. Tamemen içime girmesi için bacaklarımı iyicene havaya kaldırıp yanlara doğru açtım. İlhan kudurmuştu, deli gibi girip çıkıyordu. Ben kaç kere boşaldım bilmiyorum. Nefes alışları hızlanmıştı. Onun boşalmasını istemiyordum, daha da hızlanmasıyla onu içimden çıkardım…
Zavallı yüzüme öyle mazlum mazlum bakıyordu ki, sanki ‘Neden?’ diye sorar gibiydi. “Çok yoruldum, biraz bekle!” dedim. Yarağı dimdik duruyordu, inmesin diye biraz okşadım. Yine onu içimde istiyordum, ama domalacaktım, o şekilde daha iyi sikiyordu. Önünde domaldım ve arkama geçmesini istedim. Diz çöküp tekrar sikini tükürükleyip içime öyle bir girdi ki, gerçekten bayılacağım sandım. Hem acı, hem zevk ikisi biraradaydı. Bu sefer bütün kontrol ondaydı ve istedigi gibi sikecekti. İlhan sanki az önce onu yarı yolda bıraktığım için intikam 
alır gibi, beni sıkıca belimden kavrayıp sert ve hızlı bir şekilde sikmeye başladı. Ben yine doruktaydım. İlhanın nefes alışları hızlanmıştı ve son hamlesini yaptığında, içimde bir yerlerin yırtıldığını hisettim, ama aldığım o zevk bana hiçbir şeyi umursatmıyordu. Dölleriyle yine içimi doldurmuştu. Ben uzanınca, yarağı içimdeyken o da üstüme yığıldı kaldı. Biraz dinlendikten sonra hemen banyoya gittim. İçimdeki dölleri çıkarmak için çömeldiğimde, döllerle karışık biraz da kan aktığını gördüm. Elimi amıma attığımda, amımın kıç tarafına yakın yerinde çok kötü yanan bir bölge hissetim. Amımı yırtmıştı, ama beni de dünyanın en mutlu kadını yapmıştı.

Ertesi gün kaynanam eve gelmişti. Ondan sonraki gün de, amcalarının komadan çıktığını ve hayati tehlikeyi atlatığını ögrendik. Çok sevinmiştik. Kocam da eve gelmişti. O gece kocam benimle sikişmek istiyordu, ama amımın genişliğini hisetmesinden korktuğum için yalan söyledim, “Sen gittiğin gün adet oldum, daha iki gün yok sana birşey!” dedim. İki gün 
geçmişti ve amım normalleşir gibi olmuştu ve kocamla sikişebilirdim artık. Kocam, “Bu gece çok ateşlisin! O kadar sulandın ki, içine girip çıkarken hissetmiyorum bile!” dedi. Kocamın üzerine çıkıp, onu kudurttum. “İn, boşalıyorum!” demesine rağmen daha çok hızlanıp, kocamın içimde boşalmasını sağlamıştım. Artık her şey tamamdı, İlhandan hamile kalsam da, kocam kendisinden olduğunu sanacaktı. 3 gün sonra İstanbul’a döndük.