31 Aralık 2015 Perşembe

Otobüste amelenin biri dayadı geçti........ ve......... Sikişte Ayşemden başkası yalan........ ve....... Kocam mapus kime versem diyordum.........ve............ AZGINIM VE EVLİYİM İstekliyim

ilovemymomsheissohot:
“Random Webcam Chat: Dillion Harper and More Teen Pornstars & Models ready to chat LIVE!
”

merhaba, ben İstanbul’dan Merih. 27 yaşındayım ve bekar bir bayanım. Ailem İzmir’de yaşıyor ve ben de 4 yıldır çalışmak üzere geldiğim İstanbul’da yalnız yaşıyorum. Kızlığımı kaybedeli çok uzun zaman oldu, ama hiçbir zaman kızlık konusunu kafama takmadım. Etrafımda birçok erkek var ve ben bunlardan hoşuma giden bazıları ile birlikte oluyor ve hayatımı dolu dolu yaşıyorum. Erkeklerin beni yiyecek gibi bakmalarına ve taciz etmelerine daha lise yıllarımdan beri alışkınım. Aslında onlara hak vermek lazım, çünkü oldukça güzel ve çekici bir bayanım. 1.71 

boyunda, kumral, ela gözlü ve balıketiyim. Özellikle göğüslerimin iriliği ve popomun şekli görülmeye değer ve ben de bu özelliklerimle gurur duyarım. Geçen hafta Çarşamba günü işten biraz geç çıkmış ve maalesef servisi kaçırmıştım. Normalde taksiyle giderdim, fakat canım çok sıkıldığı için midir bilmiyorum, nedense o gün Mecidiyeköy’den otobüse binmek aklıma geldi. Otobüs durağının kalabalığı beni ilk başta oldukça ürküttü ve vazgeçmek üzereyken, arka arkaya gelen otobüsler düşüncemi değiştirdi. Saat 20.30 civarıydı ve artık hava 

kararmıştı. Sırada önümde yaşlı bir bayan vardı ve dönüp dönüp bana bakıyor, sanki bana önündeki adamı şikâyet eder gibi kaş göz işareti yapıyordu. Ben de merak ettim ve baktım. Kadının önünde iri yarı ve çok çirkin, inşaat işçisi görünümlü bir adam, eli cebinde devamlı aletiyle oynuyor ve etrafına tuhaf tuhaf bakıyordu. Adam bir an arkasını döndü ve göz geldik. Gerçekten ürpermiştim. Neyse, 2-3 dakika sonra otobüse bindim ve en arka 

sıralara doğru ilerledim ve oturdum. Otobüs ilerlerken, o çirkin adamın da gelip tam yanımda ayakta durduğunu fark ettim. Daha sonra otobüsün kalabalıklaşmasıyla birlikte, omzumda bir sertlik hissettim. O gün üzerimde dar ve göğüs dekolteli bir body ve yırtmaçlı uzun eteğim vardı ve ne yapsam göğüslerimin arasının yukardan 
görünmesini engelleyemezdim. Adam başımda dikilmiş bir eli cebinde, omzuma dayanıyor ve göğüslerime 

 

yiyecekmiş gibi bakıyordu. Rahatsız olmuş ve hareketlenmiştim, ama adam oralı bile değildi ve hala bastırıyordu. Anladığım kadarıyla adamın aleti kalkmıştı, çünkü omzumda hissettiğim şey giderek büyüyordu. Tek vücut olmuştuk... Köprüden çıktıktan sonraki ilk durakta ben ayağa kalktım ve en arkaya, cam kenarına doğru ilerledim. Amacım bu adamdan kurtulmaktı. Ama tabi ki peşimden geldi ve arkama geçti. Otobüs kalabalıktı ve arkada resmen kapana kısılmıştım. Adam kalçalarıma iyice dayanmıştı, ama ara ara değdirip çekiyordu. Artık ben de 

yavaş yavaş heyecanlanmaya başlamış ve merakla bana değeceği anı beklemeye başlamıştım. Otobüsün ani bir gaza yüklenmesi ile tekrar tek vücut olmuştuk ve artık ben de kendimi adama bastırıyordum. Yanaklarım kıpkırmızı olmuştu ve etrafımdaki insanlar tarafından rahatlıkla anlaşılabilirdi. Amım iyice sulanmıştı ve sadece otobüsten indikten sonra erkek arkadaşıma gitmem ve onunla sevişmem gerektiğini düşünüyordum. Arkamdaki yabani adam da artık resmen kerkinerek beni eteğimin üstünden sikmeye başlamıştı. Otobüs Bostancı’ya geldi, 

ama ben artık çok kötü durumdaydım. Erkek arkadaşım Adatepe’de oturuyordu ve oraya yürüyerek gidebilirdim. Bostancı’da otobüsten indim ve arkama bakmadan yürümeye başladım. Sahilden yukarı doğru yürürken aklım bu yabani adamın nerede olduğuna takılmıştı ve bu merakla arkama döndüğümde onu gördüm. Bana pis pis bakıyor ve yürürken eli cebinde, aletini karıştırmaya devam ediyordu. Saat 21.00 idi ve arkadaşım ancak 22.00 

gibi eve geliyordu, amacım ona sürpriz yapmaktı ve zaman geçirmek üzere tekrar sahile doğru yürümeye başladım ve ilk gördüğüm çay bahçesine oturdum... Burası bir aile çay bahçesiydi ve adam beni takip etse bile bir şey olmaz diye düşünüyordum. Fakat içimde bir şeyler de harekete geçmiş, bu adamın aletini inanılmaz bir şekilde merak ediyordum. Daha çayımdan bir yudum almadan adamın iki üç masa önüme oturduğunu ve bana

  

bakarak masanın altından yine aletini karıştırdığını fark etmiştim. Adam beni bakışlarıyla yiyor ve resmen   
 sikiyordu. Artık adamın bakışlarına cevap vermeye, adama tuhaf tuhaf bakmaya başladım. Çayım bitince kalkmaya karar verdim. Hesabı ödedim ve arkama bakmadan tekrar yürümeye koyuldum. Ve inanın artık beni takip etmesini istemeye başlamıştım. Biraz gittikten sonra arkama baktım, ama adam arkamda yoktu. Adamın aletinin büyüklüğünü kafamda canlandırırken inanılmaz tahrik olmuştum ve amımın suları bacaklarımın arasına 

süzülmüştü. Tam bu esnada kestirme olduğunu düşündüğüm bir ara sokaktan caddeye doğru yürürken, 15 metre ilerimdeki inşaatın önünde onu sigara yakarken gördüm. 5 saniye içinde önünden geçecektim. İçimde inanılmaz bir duygu fırtınası vardı ve her şeyi unutmuştum. Nerdeyse bana laf atması için dua ediyordum. Başım önümde tam önünden geçerken, bana belli belirsiz bir şey dediğini duydum ve ona doğru bakıp, “Pardon, bir şey mi dediniz?” diye sordum. O da, “Hayır abla! Sen bir şey mi diyecektin?” dedi. İnanılmaz heyecanlanmıştım. Adamın

 şivesi ve çirkinliği beni itiyordu, ama aletinin büyüklüğünü merakım benim inşaata girmemi emrediyordu sanki. Artık kelimelerime ben değil, amım hükmediyordu: - Bu inşaatta mı çalışıyorsun? - Evet abla! - Çok var mı daha inşaatın bitmesine? - Yok, abla, 6-7 aya kalmaz biter. - Kaça burada daireler biliyor musun? - Abla hiç bilmem. Gündüz gel ustalara sor istersen, onlar bilir. - Şöyle bitmiş birkaç daire varsa bakabilir miyim? Biraz geç oldu 

ama... - Gel abla istediğin kadar gez, ayıp ediyorsun! Bunu derken adamın gözlerindeki ışıltı içimi tekrar ürpertmişti. Bu aslında beni biraz sonra nasıl sikececeğine dair bir sinyaldi ve ben bu sinyali almış daha çok azmıştım. “Tamam!” dedim ve içeri girdim. Giriş kat daha bitmemiş, şantiye gibi bir yerdi. Merakla etrafı incelemeye başladım. Artık amım heyecandan sırılsıklamdı ve dayanamıyordum. Kendimi nasıl siktirsem diye 



düşünürken, adam aniden beni belimden yakaladı ve naylon kaplı, tahtadan kapısı olan bir odaya soktu. Ben ne olduğunu anlamamıştım, ama bu hareketten acayip memnun kalmıştım. Arkamdan yapışmıştı ve tek vücut olmuştuk. Yaba gibi ellerini öne atıp göğüslerimi yoğururken, arkamda da götüme bastırdığı kalkık sikini hissediyordum. Odanın pencereleri de naylon kaplıydı ve bizi kimse göremezdi. Odada iğrenç bir yatak, piknik tüpü ve bir çaydanlık, bir duvarda çivilere asılmış birkaç eski kıyafet, bir duvarda da ucuz gazetelerden 

koparılmış, bol bol   bikinili manken resimleri vardı. Resimlerin hemen hemen hepsinde (kurumuş döl lekesi olduğunu tahmin ettiğim) lekeler vardı. Resimdeki mankenlere bakarak 31 çekmiş olmalıydı... Adam beni yatağın üzerine itti ve “Çabuk üzerini çıkar!” dedi. Bunu bana emir verir gibi söylemesi hoşuma gitmişti. Üzerimdeki ceketi çıkardım ve adam daha söylemeden ayağa kalktım ve Body ve Sutyenimi de çıkardım. Adam göğüslerime yiyecekmiş gibi bakıyor ve bir yandan da kendi gömleğini çıkarıyordu. İnanılmaz kıllı bir adamdı ve ben bu yabani

 adamın önünde, üzerimde sadece eteğimle ayakta duruyordum. Adam gömleğini çıkardıktan sonra bana yaklaştı ve göğüslerimi yalamaya, emmeye başladı. O kadar sert emip ısırıyordu ki, canım yanmaya başlamıştı. Ben de ona başından tutarak karşılık veriyordum... Aniden beni yatağa oturttu ve önüme gelerek pantolonunu çıkarmaya başladı. Ben de ona yardım ettim ve külotunu indirdim. Ama ortaya çıkan kocaman sikini görünce donup kaldım. Adam bana emreder gibi, “Ağzına al!” dedi. Sikin o kadar büyüktü ki, ben nasıl alacağımı düşünürken, ensemden 

tutarak başımı sikine doğru bastırdı. Ve ben o koca aleti boğazıma kadar almak zorunda kaldım. Artık adamın sikini emip yalamaya başlamıştım. İnanılmaz zevkliydi ve tükürük bezlerim harekete geçmiş, devamlı ağzımın kenarından akıyorlardı. Biraz sonra adamın sikini ağzımdan çıkardım ve ona bakarak sikini göğüslerimin arasına aldım ve sikini kocaman göğüslerimin arasında aşağı yukarı kaydırmaya başladım. Gözlerim adamın 

suratındaydı, boşalırken alacağı ifadeyi merak ediyordum. Adam az sonra, “Aç ağzını!” deyip, böğürtüler çıkararak boşalmaya başladı. Ben fışkıran dölleri ağzımla yakalamaya çalışıyordum ve büyük kısmı ağzıma kaçmıştı. Boşalması bitince sikini ağzıma alıp yalayarak temizledim. Doğruldum ve elime su dökmesini, ağzımı çalkalamam gerektiğini söyledim. Küçük plastik bir bidondan elime su döküyor, ben de ağzımı çalkalayıp yerdeki 

 

leğene ağzımda kalan  döllerini tükürüyordum... Daha sonra adam külotumu çıkarıp yatağa yatmamı ve bacaklarımı aralamamı söyledi. Ben büyülenmiş gibi her dediğini yapıyor ve bekliyordum. Ve adam üzerime gelip, başladı beni yalamıya ben uçuyordum ve hadi artık sok diye inliyordum sikini amımın ağzına yerleştirdi ve yüklenmeye başladı. O ana kadar birçok erkekle sikiştiğim ve değişik değişik yaraklar yediğim halde, sanki ilk kez kızlığım bozuluyor gibi hissediyordum ve adamın sikini almakta zorlanıyordum. Sonunda hepsini dibine kadar 

kökledi ve “Orospu seni otobüste gördüğümden beri sikmek   istiyordum!” diyerek gidip gelmeye başladı. Benim, “Yavaş ol lütfen!” dememe aldırış etmeden hoyratça sikiyordu beni. Yaklaşık 25 dakika kadar, beni şekilden şekile, pozisyondan pozisyona sokarak siktikten sonra, en son domaltıp, götümü okşayıp tükürekleyip benim  (tüm itirazlarıma ve bağırmalarıma rağmen) o koca sikini götüme soktu ve birkaç kez gidip geldikten sonra bende alıştım ve inlemiye başladım oda hızlı hızlı sikerek götümün derinliklerine böğürerek boşaldı... Üzerimden 

kalktığında ben de kalktım, ama ayakta zor duruyordum. Bir an önce giyinip oradan gitmem gerekiyordu. Tam elbiselerime uzanmıştım ki, adam bana,   yukarıda 16 yaşında ve daha önce hiç kadın sikmemiş yeğeni olduğunu ve ona da bir kıyak yapıp yapamayacağımı sordu. Aslında hiç halim yoktu, ama çaresiz tamam dedim, çünkü burada beni kesseler kimsenin ruhu duymazdı. Adam çocuğa seslendi ve çağırdı. Çocuk gelip beni görünce, 

heyecandan az kalsın bayılıyordu. ben çükünü yalıyarak Çocuk ta bir kere ağzıma boşaldıktan ve bir kere de amımı siktikten sonra, ben apar topar elbiselerimi giyip, çıkarken beni siken çocuk abla bir daha ne zaman gelicen seni çok beğendim dedi bende gelirim yine diye oradan kaçarcasına uzaklaştım ve sevgilime gitmek yerine direkt kendi evime gittim

.

                                  Sikişte Ayşemden başkası yalan




Selam aldatan kadınların hikayelerine hoş geldiniz, ben Emre İstanbul’da yaşıyorum 28 yasındayım. Bir turizm şirketinde çalışıyorum oturduğum mahallede Salih adında bir arkadaşım vardı. Eşiyle beraber bir market işletiyorlardı. Salih’le aramız çok iyiydi. Tabii eşiyle de bu arada eşinin adı Ayşe idi. Bir gece sigaram bitmişti markete gittiğimde Salih yoktu. Ayşe’ye Salih’i sorduğumda memlekette bir akrabalarının vefat ettiğini ve bugün 

memlekete gittiğini söyledi. Ben baş sağlığı dileyip çıkacakken Ayşe işin yoksa otursana canım çok sıkılıyor konuşuruz biraz dedi. Benimde zaten yapacak işim yoktu. Yaz olduğundan dolayı evde çok sıcaktı tamam deyip oturdum. Ayşe hemen iki cola açtı, colalarımızı içmeye ve konuşmaya başladık. Derken bana neden hala evlenmediği mi sordu. Bende hayatımın aşkını hala bulamadım dedim. Oda şakayla karışık yok yok sende bir 

sorun var dedi. Ben anlamadım dedim. Bana yoksa iktidarsızmısın dedi. Ben hayır bilakis cinselliği yaşadığımda o anı doya doya yaşamaya bakarım. Bunun üzerine gülmeye başladı sonra ah ah çekti ben hayırdır dedim. Yok bir şey dedi. Biraz ısrar edince yaa söyleyeceğim ama aramızda kalsın, Salih duymasın ne olur dedi. Bende söz aramızda kalacak bana 

güven deyince, Salih çok etkisiz haftada sadece bir kez ilişkiye giriyoruz onda da Salih çabucak boşalıp hemen uyuyor. 10 yıllık evliyiz bir gün doya doya yaşayamadık dedi. Bende doktora gidin belki sorununuz çözülür deyince, yaa dayanamıyorum benimde canım var bende hep mutlu olmak istiyorum dedi. Bana en son ne zaman ilişkiye girdiğimi sorunca bir 

 

ay önce dedim. Bana ooo sen azmışsındır, keşke Salih değilde senin gibi biriyle evli olsaydım deyince ben güldüm. Bana neden güldün diye sorunca dayanamayıp sende azmış sın galiba dedim. Bana, ben hep azgınım, dayanamıyorum, böyle giderse en son Salih’i boynuzlayacağım dedi. Bana sekste nasılsın, çok hızlımısın, bir gecede kaç kez boşalırsın deyince bende kadına bağlı dedim ve müsaden le gideyim dedim. Bana yok yok ne olur 

biraz daha otur diye ısrar etti. Bende eh tamam biraz daha oturayım dedim. Bana yaa aslında çok çekicisin senin gibi biriyle olmayı şu an çok isterim dedi. Ben olmaz Salih’e yapamam dedim. Elini birden aletime atıp yaa ne olur bir sefercik hem bak bende, sende yanıyoruz ne olur dedi. Ben en son olmaz dediğimde o zaman bende gider başkasıyla olurum, senden çok hoşlanıyorum ne olur kırma beni derken elimi alıp eteginin altından 

kiloduna doğru götürdü ve bak ateş gibi yanıyor hadi bu gece söndür bu ateşi dediğinde dayanamadım. Tamam senin dediğin olacak dediğimde o zaman tamam kapatalım dükkanı, zaten saat 10 oldu bu saatten sonra gelende olmaz pek deyip ayağa kalktı ve marketi kapatıp eve gittik. Kapıdan içeri girer girmez bana sarılmaya başladı. Kulağıma bu gece ye

 beni, hiç çıkarma içimden ufaklığı dedi. Onu kucağıma alıp hemen yatak odasına götürdüm. Yatağa uzatıp dudaklarından öpmeye ellerimlede göğüslerini okşamaya başladım.
Bana hadi soyunalım ve hemen sok bana dedi. Bende oda hemen soyunduk ama ben dudaklarından aşağıya doğru öpmeye başladım. Çünkü hemen girmek istemiyordum. Ateşli 

 

sevgilim altımda çıldırıyordu ben göğüslerini öpüp emiyordum. O iyice inlemeye başlamıştı. Elimle de vajinasını okşuyor, parmağımı sokup çıkarıyordum. Artık dayanamıyorum ne 
olur sok artık diye yalvarmaya başlamıstı. bende biraz yalada benimde iyice azmamı sağla dediğimde ağzına bir aldı somuruyor resmen ben çok doluydum hemen Ben aletimi elime alıp amcığına yavaş yavaş girmeye başladım. Çok dar bir amcığı vardı. Benim ufaklığı 

sımsıkı sarmıştı, ne olur hiç çıkma diyordu. Ben hızlanmaya başlamıştım inlemeleri artmış ahhhhhhh ohhhhh sesleri   odada yankılanıyordu. Yaklaşık yirmi dakikadır içine hızlı hızlı girip çıkıyordum ve boşalmama az kalmıştı. Ben aletimi çekince içine boşal korkma ben kısırım bir şey olmaz dedi. Ben bir volkan gibi içine patladım. Tabi ben gelene kadar o tam üç defa boşalmıştı. Sonra birer sigara içip tekrar sevişmeye başladık ve ben yine bunu 

domalttım ve şakır şakır sikmeye başladım amı öyle güzeldiki dayanamıyor amına yine boşalıyordum gece saat 4 te anca yatabilmiştik. Bu arada o gece banyoda da seviştik ben onu sabunlarken göt deliği gözüme çarptı öyle dardıki sikilmediği belliydi parmaklarımla alıştırdım baktım ses çıkarmıyor biraz domaltıp götüne geçirdim biraz bağırdı inledi ama alıştı ve amını okşaya okşaya götünüde sikerek boşaldım ayşem , harika bir kadındı 

açıkçası bu kadarını beklemiyordum. O gece inanın tam 5 kez boşalmıştım. Salih 1 hafta sonra geldi. Tabi o gelene kadar geceleri hep ben Ayşe ile ilgilendim şu an bile beraberiz harika bir kadın evet biraz uzun bir itiraf oldu ama hepsini bilmenizi istedim halende benden vaz geçemiyor öyle güzel sikiyomki kocasını untturuyom benimle sikişmeden duramıyor 

.
 Kocam mapus kime versem diyordum

 

Merhaba değerli sex hikayeleri okurları Kocam mapus damına gireli yedi ay oluyordu. Tek evladının adam öldürmekten yirmi yıla mahkum olmasına dayanamayan kaynanama inme indikten sonra üç ay içinde eriyip muma dönmüş, hasta döşeğinde sesi çıkmaz dizi tutmaz bir durumda neredeyse bütün gün dünyadan bihaber yatıp uyumaktaydı. Ben yirmi yaşında yarı dul kaldığıma mı yanayım, yoksa tıpkı benim gibi yarı dul kalmış olan kayınbabamı mı teselli edeyim bilemiyordum. Kaynata gelin iki göz evde başbaşa kalmış elimizden geldiği kadar bütün işleri paylaşmaya çalışıyorduk. Aslında kayınbabam da henüz genç sayılırdı ki önümüzdeki haziranda kırk iki yaşını dolduracaktı. Evleneli İki yıl olmasına rağmen kocam katil olup mapusa girene kadarki kısa süreli ilişkimizde karnıma döl yüklenememiş, bu sıkıntılı yanlızlığımda bir bebekle avunabilmenin mutluluğundan da mahrum kalmıştı. Ali´nin elini kana bulaması da biraz bu sebepten oldu aslında. Kocamla birbirlerini çocukluklarından beri hiç sevmeyen, aynı sıralarda evlendiğimiz Hacıgillerin Ahmet, köy kahvesinde Ali`yi bu konuda alaya alıp kendisinin karısını ikinci defa şişirdiğini, bunu becerebilmenin bir erkeklik hüneri olduğunu söyleyince Ali; ´´ Bebelerin senden olduğu ne malum lan kavat!.“ diyerek sertçe karsiIik                     vermis. Ahmet daha ileri giderek; ´´Senin bi bok becereceğin yok. Karını gönder de sevabına onu da sisireyim. Gözleri benim gibi maviş bebeyi kucağına aldığın zaman anlarsın kimdenmiş“ diye karşılık vererek, iyice tozu dumana katmış. Öfkeden deli danalar gibi gözleri dönen Ali, bi koşu eve gelip kaptığı çifteyle geri dönerek, Ahmeti köy meydanında yere sermişti. Neyseki, ağır yaralanan Ahmet kılpayı ölümden kurtuldu. Ali bu olaydan sonra ağır tahrik altında suç işlediği gözönüne alınıp üç yıl hapse mahkum oldu. Ancak 
benim deli kocam mapusta da rahat durmadı. Cezaevi koğuşunda çıkan kavga sırasında işlenen bir cinayete karışınca onsekiz sene de o olaydan ceza yedi. Eh! bu durumda bizim kavuşmamız da yirmi yıl sonrasına kalmış oluyordu. Yani, ölme eşeğim ölme!..Akşam vakti ocağa koyduğum yemeği hazır edip sofrayı hazırladım. Çorbasını içirdiğim kaynanam, daha biz sofraya oturmadan hiç kalkamadığı döşeğinde derin uykusuna dalmıştı. Oğlundan bile gençmiş gibi duran kayınbabam tarladan henüz dönmüş, ibrikten döktüğüm suyla elini yüzünü yıkıyordu. Sıvamış olduğu gömleğinin kollarından taşan şişkin pazuları sahip olduğu erkek gücünü gözler önüne seriyor, vücudundan gelen erkek kokusu bana kocamı hatırlatırken, evde bir erkeğin varlığının verdiği güven kendimi iyi hissetmemi sağlıyordu. Yıkanması bitip kurulanması için havluyu uzattığımda, kayınbabam yorgun yüzünde oluşan muzip bir ifadeyle; ´´ Kınalı gelinim her yanım tutulmuş, bu akşam da şöyle bir ovarsın de mi?“ deyince ben; ´´Tabi baba ovarım nolcak.“ diye cevap verdim. Son günlerde ikimizden başka canlı kalmamış gibi duran bu evde kaynatamIa daha bir yakınlaşmıştık. Doğrusu kocamla ayrı düştüğümüzden beri bir erkeğin yakınlığına olan ihtiyacım hele son zamanlarda oldukça artmıştı. Elbette kocamın babasıyla o anlamda bir yakınlık sözkonusu değildi ama yine de ona dokunmak ya da onun temasını hissetmek oldukça hoşuma gidiyordu. Yemeğimizi yiyip ben döşekleri açtıktan sonra kayınbabam uzun donu ve fanilasıyla ağrıyan sırtını ve bacaklarını ovmam için döşeğe uzandı. Geceliğimi sofada giydikten sonra derin derin uyuyan kaynanamın üstünü örtüp, yüzükoyun uzanmış olan kayıbabamın sırtına çöktüm. Ensesini parmaklarımla gevşetip geniş omuzlarını kuvvetle sıktığım adamın bir dirhem yağ bulunmayan erkek güzeli vücudunu bütün gücümle ovalarken, harcadığım yoğun çabadan dolayı boynumdan memelerime doğru sicak terlerin aktığını hissediyordum. Sırtından bacaklarına geçtiğimde kayınbabam; ´´ Oyy kurban olduğum kınalım ellerin dert görmesin nasıl iyi geliyor “ dedikçe ben daha bir coşuyor, adamın ayaklarından  
baldırlarına doğru bütün gücümle sıvazlayarak ovup, ellerimin altında oldukça gevşemiş görünen erkeğin memnuniyetini artırmaya çalışıyordum. Bir müddet sonra ellerim iyice yorulmuş, hareketlerim yavaşlayıp artık ovmak değilde neredeyse okşamak gibi bir hal almıştı. Yorgun adamcağız da hiç sesini çıkarmıyor, neredeyse uyumak üzereymiş gibi görünüyordu. Son bir defa daha bacaklarını ovalayıp bitirme niyetiyIe uyuklayan adamın baldırlarını kavradım. Aralık duran bacaklarının arasına soktuğum parmaklarım aniden sert bir yumruya dokununca bilinçsiz bir hareketle elime değen nesneyi avucumda sıktım. Yarı karanlık odada şöyle bir bakıp kasikIarindan bacaginin dizine yakın böIümüne doğru uzanan, elimin içindeki kalın borumsu seyin ne olduğunu anladığımda biraz geç olmuştu. Telaşla elimi kaçırıp emin olmak için tekrar dikkatle baktım. Adamın uzun don paçasından fırIamış, kalın bir hortuma benzeyen erkeklik organının kocamdan çok iyi bildiğim biçimini hemen tanırken, bir anda yüzümde hissettiğim ateş basmasıyla birlikte kayınbabama baktım. Yüzükoyun yattığı yumuşak döşeğe serilmiş olan erkek uykudaymış gibi muntazam nefes alıp veriyordu. Belki de, adamcagizin uyku halindeyken biIinci dışında başına gelmiş olan bu durumun tek farkında olanı bendim. Kocamla en son birlikte olmamızdan bu yana aylar geçmişti. Tamamen uykuya yattığını sandığım kadınlık duygularım kayınbabamın dikiImiş erkekliğini görünce aniden canlanmış, gözlerimi alamadığım diri erkeklik organının tahrik edici görüntüsü kasıklarımı yangın yerine döndürmeye başlamıştı. Kendime engel olamadığım bir içgüdüyle bacaklarının arasında çok çekici görünen sert kamışa arada bir hırsızlama dokunup, hafifçe okşayarak bir müddet daha heyecan içinde baldırlarını ovmaya devam ettim. Öyle bir an geldi ki rahatlamama neden olacak bir sonuç almamın imkansız olduğu bu durum hem cinseI açIık içinde kıvranan bedenime, hem de ruhuma ızdırap vermeye başladı ve ovmayı bıraktım. Işıkları söndürüp, kasıklarımdaki yakıcı sıcaklıkla birlikte döşeğime gidip uzanırken, kendimi toparlayabilmek için derin derin nefesler alıp veriyordum. Öylesine sıcak bir temmuz gecesiydi ki bedenimin yangını bir yandan, gecenin boğucu sıcağı bir yandan, hayli bunalmışım. Biraz rahatlarım umuduyla üstümden 
 geceliğimi çıkarıp atarken kayınbabamın; ´´ Az daha ovsaydın ya kurban olduğum “ diyen sesiyle irkildim. İtaatkar bir şekilde ve aceleyle; ´´Peki baba “ derken bir yandan da sütyen külot halimle lambayı açıp geceliğimi buIup giymemin imkansız olduğu gerçeğiyle kıvranıyordum. Kayınbabam; ´´ Dur hele ben o döşeğe geleyim“ dedikten sonra bir anda yanımda bitip döşeğime uzandı. Ne yapacağımı bilmez durumda, karanlığın gizlediği yarı çıplak halimle adamla aynı döşek üzerinde kalakaldım. İşime devam etmemi bekleyen kayınbabamın üstüne çıplak bacaklarımla oturmaya cesaret etmekten çekinip bir an durakIadıktan sonra, kendi uzun donundan benim çıplaklığımı hissedemeyeceğini umut ederek usuIca oturdum. Ancak erkeğin muntazam biçimli sert ve yuvarlak kalçaları tam kadınlığımın ince bir külot parçasıyla örtüldüğü zevke duyarlı yerlerine baskı yapıyor, bu uyarıcı temas beni ister istemez oturduğum yere sürtünmeye zorluyordu. Artık adamı ovuyormuydum yoksa aldığım günah dolu hazzı artırmaya mı uğraşıyordum doğrusu hiç bilincinde değildim. Biraz sonra kayınbabam; ´´ Döneyimde biraz da öyle ov“ deyince, kendimi dönmesine fırsat verecek kadar, hafifçe yukarı kaldırdım. Sırtüstü döndüğünde karanlığa rağmen çıplaklığımı farkedebileceği endişesinin yarattığı gerginlik içinde, tekrar bacaklarına oturup göğüs kaslarını ovmaya devam ettim. Ancak bu defa biraz önce beni şehvet krizine sokan dipdiri erkeklik organının varlığını farkedemeyişim, az önce yaşananların erkeğin uyku sırasında istem dışı olarak başına gelmiş bir durum olduğu hakkındaki kanımı güçlendirmeye başlamıştı. Omuzlarına erişebilmek için bacaklarından kalkıp karnına doğru ağırlığımı vermeden oturayım dedim, demez olaydım. Adamın alttan yukarı doğru dikilip göbeğine yapıştığı için o ana kadar karanlıkta farkedemediğim, neredeyse iri bir patlıcanı andıran erkeklik organının sert ve şişkin gövdesi tam hassas kadınlığımın girişine dayanınca elektrik çarpmış gibi bütün vücudum titredi. Altımdaki erkeğin pencereden giren bulutlu havanın zayıflattığı ayışığıyla aydınlanan yüzüne acele bir bakış  
atarken, gözlerinin kapalı olduğunu gördükten sonra dikkatimi altımdaki ayartıcı uzva çevirdim. Karnına yapışmış halde en az on santim donundan dışarı çıkmış olan kalın erkekliğin iri başı, tam o anda canIanan ayışığının yansımasıyla pırıl pırıl parlıyor, şişkin görüntüsü adeta dokunsam patlayacakmış hissini veriyordu. Yaşadığımız bu sürpriz aykırılığın devam etmesinin dayanılmaz çekiciliğiyle dibinden usuIca kavrayıp harika dokusunu eIIerimde hissettikten sonra istifimi bozmadan kayınbabamın karnına yapışık duran kamışının üstüne oturdum. Eğilip omuzlarını ovaladığım adamın kendini belli belirsiz bir şekilde bana doğru bastırdığını hissedebiliyordum. Aç kadınlığımı altımdaki muhteşem kabarıklığa bastırarak alev alev yanan zevk deliğimden sızıp külodumun ağ kısmını cıvıklaştıran kaygan ıslaklığı erkeğin iyice dışarı fırlayan organının baş kısmına bulaştırdım. Artık altımdaki erkeğin uyumadığına, son yarım saattir yaşadığımız aykırılığın başından beri benimle suç ortaklığı yaptığına emin olarak, kocamın babası yani kayınbabamla yaşadığım sessiz günahın tadını çıkarabilirdim. Kalın kamışının gövdesini cinsel açlık içinde kızışan kadınlık organımla ezdiğim erkek, kendini mütemadiyen hafif hafif yukarı kaldırıyor, ben de onun bastırmalarına kalçalarımı oynatarak cevap veriyordum. Artık dayanacak halim kalmamıştı. Hafifçe üstüne uzanır gibi bir pozisyon alırken külodumu çıkarıp attım. Elimle başından tuttuğum kalın organı kızgınlıkla ıslanıp kayganlaşan deliğime yerleştirip aldığım zevkle inlememek için kendimi zor tutarken, kalın aşk mızrağını iri koçlarının temasını hissedene kadar içime soktum. Kalçalarımı ahenkle çevirip yavaş hareketlerle inip kalkmaya bir müddet devam ettikten sonra boşalacağımı hissederek hareketlerimi hızlandırdım. Az sonra beynimde volkanlar patlamaya, gözlerimin önünde yıldırımlar çakmaya başlamıştı. Sütyenimden fırlayan sağ mememi altımdaki erkeğin yarı açık ağzına bastırırken, kendimden geçmiş durumda tırnaklarımı sıkı sıkı sarıldığım adamın sırtına geçiriyordum. Aylardır cinsel doyuma hasret kalan bedenim dakikalar boyu zevkle kasılmaya devam etti. Saatler               
sürmüş gibi gelen uzun bir zevk sarhoşluğundan sonra kendime geldiğimde altımdaki zina ettiğim erkeğin hareketsizliğinin farkına varınca hala uyuyor gibi görünmeye çalıştığını anladım. Sanıyorum kayınbabam büyük günahımızla açıkça yüzleşebilmeye henüz hazır değildi. Ben de şimdilik yaşadıklarımızın hiç yaşanmamış gibi kalmasının ikimiz için de daha iyi olduğunu düşünüyordum. Hala, zevkle sızlayan deliğimde duran kalın organının heyecanlı bir yürek gibi attığını hissedebiliyordum. Demir gibi sertliğini kaybetmemiş olmasından dolayı henüz boşalmadığını sanmama rağmen, üstünden kalktığımda içimden sızan bereketli dölleri bacaklarımdan sızdığında bu adamın tam bir aygır olduğunu düşünmeye başlamıştım. Uyuyan, ya da uyur gibi görünen kayınbabamın iri kamışını külodumla sildikten sonra diğer döşeğin üstüne büyük bir rehavetle serilerek doygun bedenimi aylardır özlemini çektiğim tatlı bir uykuya teslim ettim.Ertesi gün birlikte tarlada çalışıyorduk. Bir ara ben yorgunluktan tutulan belimi tutup, şöyle bir geriye doğru gerinince kayınbabam; ´´ Yoruldunmu kınalım? Sen meraklanma bu akşamda ben seni güzelce bir ovarım“dediğinde duyduğum heyecandan bir an nefesim kesildi. Nutkum tutulmuş bir şekilde saf saf; ´´ Zahmet olmasın baba“ diyebildim. Doğrusu dün geceki hırsızlama düzüşmeyi saymazsak o güne kadar kocamdan başka hiçbir erkek eli bedenime değmemişti. Bundan sonraki ilişkimizin farklı olacağına dair, dün yaşadıklarımıza hakkında aramızda hiçbir imalı söz geçmemiş ve sanki dün başımızdan geçenler benim tek başıma yaşadığım bir rüyaymışcasına herşey esk**en olduğu gibi devam ediyordu. En azından bugün için…Gece olduğunda, kayınbabamın duyarlı ellerinin okşamayı andıran tahrik edici temaslarına, dokunulmaya hasret kalan bedenimin engel olamadığım zevk titremeleriyle cevap vermesi üzerine herşey değişti. Sıyrılan geceliğimle birlikte ortaya çıkardığı çıplak bacaklarımın kalçalarımla birleştiği yere ata biner gibi oturmuş olan kayınbabam güçlü elleriyle sırtımı ve belimi yumuşak hareketlerle sıkıyor, arada sırada ellerini göğsüme doğru uzatıp dolgun memelerimin yanlarını okşar gibi yaptıktan sonra çekiyordu. Adamın sertleşen iri  kamışının kalçalarımda hissettiğim baskısı zevkle mayışmama neden olurken bir an önce içime girmesi arzusuyla kıvranmakta, bilhassa memelerime dokunduğunda aldığım zevkten dolayı ağzımdan hafif iniltilerin çıkmasına engel olmada başarısız kalmaktaydım. Belime toplanan geceliğimin işini zorlaştırdığını söyleyen kayınbabam soyunursam daha rahat edeceğimizi söyleyince bunun ne anlama geldiğinin farkındalığıyla itiraz etmeden, hatta aceleci bir hevesle başımdan sıyırdığım geceliği kenara attım. Sütyenimin kopçalarını da bana sormaksızın kendisi çözen adam, şimdi ellerini alenen göğüslerime doğru uzatıp, avuçlarına aldığı memelerimi yoğurup, uyarılmış meme başlarımı parmaklarının arasında sıkıyorbuna karşıIık ben aldığım zevkle kıvrım kıvrım kıvranıyordum. Bir an ayağa kalkan erkek tekrar üstüme çöktüğünde, önündeki sert organının yakıcı sıcaklığını aniden bacak aramda hissettim. Aydınlık odada hemen yanıbaşımızda yatan kaynanamın yanında kayınbabamla düzüşmek üzere olmak, bana o güne kadar sevişmekten aldığım zevkin çok ötesinde yoğun heyecanlar yaşatmaktaydı. Soluklarının sıklaştığını hissettiğim adam kalçalarımı okşarken ani bir hareketle külodumu bacaklarımdan çekip çıkartarak kalın organını kadınlığımın kayganlaşan girişine dayadı. İçimi zevkle kavuran sertlikte bir zorIamanın ardından sert organı yavaşça içimde yol aldıktan sonra iri koçlarının bacak arama dayandığını hissettim. Belimden tutup beni dizlerimin üstünde domaltan erkeğe kaIçaIarımı havaya dikerek uysaIca itaat ettim. Muhteşem erkekIiğini ihtiyaç içindeki yarığımın girişine dayadığında zevkle kapattığım gözlerimi bir an için açtığımda az ötemizdeki divanda uyuduğunu sandığım kaynanamla göz gözeydik. Konuşma ve hareket etme yetisini kaybetmiş olan kadın meraklı bakışlarla bizi izliyor ama hiçde suçluyormuş gibi görünmüyordu. Duyduğum aşırı şehvet hissiyle karışan utanç duyguları içinde kaynanamla bakışırken arkamdaki adamın sertçe içime giriş çıkışlarına dayanamayarak ağzımdan çıkmasına engel olamadığım bir çığlıkla birlikte boşalmaya başladım. Uzun süren sarsılmalarım tükenip kapattığım gözlerimi tekrar açtığımda kaynanamın yeniden uykuya dalmış olduğunu gördüğümde bu güne kadar  
ona ait olanın bundan böyle benim olduğunun onun tarafından da onaylandığını duygusuyIa rahatladım. Artık kayınbabam benim erkeğim, ben de onun kadını olmuştum. Herşeye rağmen bu ilişkimiz hasta kaynanam hariç diğer tüm gözlerden uzak yaşanmaya mahkumdu. Gece oldumu, kaynanamın uyumasını bile beklemeden, hatta gördüklerine ve duyduklarına herhangi bir tepki vermekten uzak kadının gözleri önünde büyük bir açlık ve şehvetle birbirimizin kollarına atılıyor, saatlerce doya doya düzüşüyorduk. Birlikte yatmaya başlayalı üç dört ay olmuştu ki hamile kaldığımı farkettim. Aynı günlerde bir sabah kaynanam yatağında son nefesini verdi. Cenazeden sonra tamamen başbaşa kaldığım yeni erkeğimle öylesine tutkulu bir beraberliğimiz vardı ki, bu saatten sonra birbirimizden vazgeçebilmemiz mümkün değildi. O´ da ben de karnımdaki bebeği istiyorduk. Köy yerinde kocası hapisteki avradın gebe kalmasını ahalinin hemen nasıl yorumlayacağını bildiğimizden, benim rahmetli anam babamdan kalma tarlaları ve kayınbabamın, yani yeni erkeğim Hüsnü´nün malını mülkünü kasabadaki bir simsarın aracılığıyla iyi fiyatlarla satıp İstanbula göçerek yeni bir hayata başladık. Kocamdan, o cezaevindeyken boşanmak için mahkemeye başvurdum. Ancak hapiste yine bir kavgaya karışan benim talihsiz eski erkeğimin bu defa kendisi bıçaklanıp aşırı kan kaybından dolayı can verdiğini öğrendiğimizde içimiz yandı. Bir süre bu acı olayın etkisi altında tadımız kaçtı ama ikinci çocuğumuzun doğumundan sonra evimiz yine eskisi gibi şenlendi. resmi nikah yapıp evlendiğim kayınbabam köydeki babasından kalan büyük arazileri de sattıktan sonra öyle büyük bir para elimize geçti ki, taparcasına sevdiğim erkeğimin bir daha hiç bir zaman çalışmasına gerek kalmadı.Çocukları okul servisine bindireli yarım saat kadar olmuştu. Ben sizlere uzun zamandır yazmayı düşündüğüm  anılarımla ilgili bu satırları güneşli bir havada, açık pencerenin pervazına yaslanmış durumda kaleme almayı sonlandırırken aynı anda yan dairede oturan güzel komşum Aysel´le camdan cama laflıyor, arkamdaki perdenin arkasında kalçalarımı okşayan ` `eski kayınbabam` şimdiki kocam ise beni düzmek için hazırIanıyordu 

                              AZGINIM VE EVLİYİM İstekliyim

 



valla herkesler anlatmış başından geçen azdırıcı hikayelerini bende anlatmalıyım dedim ve işte sizlerleyim. Ben 25 yasında evli çok güzel bir bayanım. Ama gerçekten güzelim. 173 boyunda 66 kiloda beyaz tenli sarı saçlı mavi gözlü fıstık gibi hatunum. Bir yıldır evliyim. Kocamın işi ve maddi durumu iyi olduğu için çalışmıyorum. Sabahtan akşama kadar evde böyle erotik sitelere takılıyorum kendimi azdırıp akşam kocam gelir gelmez üzerine atlıyorum. Adamı biraz hor kullanıyorum ama olsun. Bende hikaye çok. Ama en yenisinden başlamak istiyorum. Bundan üç hafta önce ailemi ziyaret etmek için küçükçekmeceye gittim. Eve varmadan önce markete girip biraz ıvır zıvır almak istedim. Tam sepetimi doldurmuş kasaya yönelmişken, tanıdık birini görür gibi oldum. Şöyle dikkatlice baktıktan sonra tanıdım. Evet bu benim gençliğimi ve hayallerimi çalan orospu çocuğunun ta kendisiydi. Adı Yüksel benim hem üniversiteden arkadaşım hem de seviştiğim ilk insan. 1,5 yıl önce ondan ayrıldım ve eşim Erkan’la tanıştım. Yüksel askerdeyken de Erkan’la evlendim. Yükseli görünce ellerim ayaklarım birden titremeye başladı o beni görmemişti. Ben kasaya yöneldim tam sıra bana geldi birden arkamda biti verdi. Yeşim merhaba derken ben zaten bitmiştim. Aldıklarım çoktu bana poşetlemek için yardım etmeye başladı istemedim ama o durmadan dolduruyordu. Benim işim biter bitmez poşetlerimi alıp hemen ayrıldım. Tam oh kurtuldum derken yolda yanıma geldi. Ne kaçıyorsun ya biz adam mı yiyoruz demez mi. Bende yok öyle bişey acelem var eve gidicem dedim. Oda dur yardım edeyim dedi. Yok olmaz diyene kadar poşetin bir tanesi elindeydi bile neyse. Yolda yürüdük. Biraz muhabbet ettik. Ben bir yandan korkuyordum tanıdık birinin görmesinden çünkü okul bittikten sonrada 2 yıl devam etmişti ilişkimiz ve nerdeyse herkes biliyordu ilişkimizi. Öte yandan ne kadar nefret etsem de onu yeniden görmek konuşmak hoşuma gitmişti. Mahalleye yaklaştığımızda ben demeden o artık ben ayrılayım dedi. Bende tamam dedim. Birbirimizle tam vedalaştık yanıma geldi bana 
 bir kağıt verdi. Bunu eve gidince aç, çekinme içinde ne kötü bir şey nede telefon numarası var dedi. Bende kuzu kuzu aldım. Şimdi düşününce kızıyorum. Ben bu çocuktan ayrılırken ona lanetler okudum bir daha gördüğümde yüzüne tükürmeyen şerefsiz olsun gibi laflar eden ben şimdi çocuğun yanında kuzu kesildim. Eve gittim ailemle biraz hasret giderdikten sonra bana hiç aklımdan çıkmayan Yüksel’in bana verdiği kağıt vardı. Açtığımda mail adresi birde not telefonumu versen yırtıp atardın bari bunu atma. Neyse akşam saat 10 gibi nete girdim. Hemen adresini ekledim. Birde baktım tam karşımda beni bekliyormuş. Sohbete başladık. Evli olduğumu öğrenmiş. Beni tebrik etti. Mutluluklar diledi. Fırsat bu fırsattı ona karşı olan bütün kinimi kusmalıydım. Açtım ağzımı yumdum gözümü beni defalarca aldattığı için soyundan girdim sopunda çıktım. Bu yüzden ayrılmıştık. Benim gibi güzel bir kadına yapılmazdı bu. Ona kocam diyordum. İstediği her şeyimi ona vermiştim. Ne zaman isterse sevişiyorduk. Hiç hayır demezdim ve bana yaptıklarına bak. Sen gel beni aldat. Gece saat 2 ye kadar böyle benimle konuştu daha doğrusu ağzına sıçmama izin verdi. Artık o kadar rahattım ki kendimi tüy gibi hafiflemiş hissediyordum. Uykum geldi yatıcam dedim. Oda yarın sabah erken kalk msn aç hoşuna gidecek bazı şeyler göstericem dedi ve çıktı. Bende yattım. Sabah erken kalkıp ailemle kahvaltı yaptım biraz yürüyüşe çıktım. Sonra yine meraktan saat 11 gibi msn ye girdim. Yüksel’de açıktı bana merhaba dedikten sonra az sonra seni tanıştırmak istediğim biri gelecek dedi. Bende kimmiş o dedim? Sevgilim dedi. Pek şaşırmadım hala eski Yüksel çapkın hovarda. Bana camı açtı. Gelince seni tanıştırırım dedi. 5-10 dakika sonra kız geldi. İnce uzun kumral bir kız. Pek beğenmedim ama söylemedim. Camın tam karşısına oturdular. Oturur oturmaz öpüşmeye oynaşmaya başladırlar. Birden gözlerim açıldı. Aklıma Yüksel’le ikimizin eski halleri geldi. Daha kapıdan
 içeri girer girmez konuşmadan sevişmeye başlardık. Benimle ayakta sevişmeye bayılırdı. Beni çırılçıplak soyduktan sonra duvara yaslayıp ayaklarımdan kaldırır kapkalın sikini amımın dibine dibine hiç durmadan sokup beni sikerdi. Onunla yaptığım seksleri özlüyorum. Her defasında hiç abartmıyorum en az 3 kere beni orgazm ederdi. En az bir saat sevişirdik. İçime boşalınca durmaz devam ederdi. Kocam da beni böyle sikebilse keşke ben Yüksel’le sevgilisini izlemeye devam ediyordum. Bir yandan da etkilenmeye başlamıştım. Amım kabarmıştı. Elimi üzerine atmış amımı okşuyordum. Yüksel kızı kucağına oturtmuş dudaklarını öpüyor, kalçalarını sıkıyordu. Bu şekilde en az 5-6 dakika kaldılar. Sonra kız badisini çıkardı kızın göğüsleri dolgun ve dimdikti kıskandım doğrusu bu göğüsleri. Yüksel beyaz sütyenini de çıkardı başladı göğüslerini yalamaya. Hangi kadın göğüslerinin öpülmesinden zevk almaz ki. Kızın iniltilerini duyabiliyordum. Ailemin duymaması için kulaklığı taktım seside iyice açtım her şeyi duymak istiyordum. Kız da tam orospu aşkım ısır göğüslerimi deyip Yyüksel’i daha da sert olması için teşvik ediyordu. Yüksel’de sanki parçalayacak gibi emiyordu onları. Kızı kucağından kaldırıp yere uzandılar. Yüksel göğüslerinden kızın göbeğine doğru inmeye başladı. Sonra yavaşça pantolonunun düğmelerini açmaya başladı kızda tam o sırada aşkım hani ileri gitmicektin demezmi. Yüksel’de merak etme canım sadece o güzel amını yalamak istiyorum dedi. Kız yapma etme diyor ama pek fazla karşı koymuyordu orospu. Kadın milleti işte dünden razıyız ama illa naza çekicez. Kızım malın iyisini bulmuşken siktir amını gitsin. Neyse Yüksel kızın pantolonunu ve kilodunu çıkarmıştı bile. Bir çırpıda da üzerindekileri çıkardı. Kız yerde çırılçıplak bacaklarını ayırmış keyfine bakıyor inliyor ooh diyor bende burada izlemenin keyfini çıkarıyorum. Yüksel hem kızın amını yiyor hem de göğüslerini mıncıklıyordu. Nerden baksan yarım saat yaladı kızı, kız kaç kez orgazm oldu bilmiyorum. Ama bende burada  
kendimi okşamaktan kudurmuştum. Masturbasyonda yapamıyordum. Her an içeri annem veya babam girebilirdi. Derken Yüksel kızın üzerinden kalktı gözüm o kapkalın sikine ilişti kocaman olmuş belli ki kızı sikmeye hazırlanıyor. Tam sikini sürtmeye başladı kız birden aşkım hayır yapma demezmi. Aşkım biliyorsun hala bakireyim olmaz. Kulaklarıma inanamadım. Orospuya bak valla helal olsun resmen Yüksel’i kullanıyor. Kendi zevkini alıyor Yüksel’ide öyle azgın azgın bırakıyor. Helal olsun kıza. Ben olacak olanları merakla beklemeye başladım. Yüksel hala kızın amını yalamaya devam ediyordu kızda hiç istifini bozmuyordu. Sonra kızı alıp çekyata yüzüstü yatırdı. Kızın kalçalarının arasına sikini sürtmeye başladı. Kızda kalçalarını ona doğru bastırıyordu. Şimdi keşke o sik benim kalçalarımın üzerinde olsaydı dedim. Ama nafile. Kızı kaldırıp sikini yalatmaya başladı. Yarak o kadar büyük ki kız yarısını zor alıyor ağzına. Artık patlayacak gibi büyümüş. Kızı tekrar yatırdı ben yine sürtünecek diye düşünürken Yüksel’in benimle yapmadığı bir şeyi kızla yaptığını gördüm. Kızı götünden sikmeye çalışıyordu. Kızda aşkım açıyor yapma etme demeye başladı ama nafile kızım artık onu durduramazsın. Sikin ne kadarını yedi bilmiyorum ama kız feryat figan bağırıyordu. Tahminimce yan komşuların hepsi duyuyordur. Yavaş yavaş sikiyordu kızı. Sonra çıkardı sikini. Sanırım prezervatif taktı geldi. Şimdi kızı önünde köpek gibi domaltmış yavaşça götüne giriyordu. Prezervatifinde etkisiyle açılmış olan götü iyice sikiyordu. Kız bu sefer azar azar inlemeye başladı. Domaldığı için sikin girişini ve çıkışını net görüyordum. Böyle azgın halde o siki yemek için neler vermezdim. Evet evliyim ama oda benim ilk erkeğim. Bişey olmaz diye içimden geçirirken Yüksel kızı domalmış halde hızla sikmeye devam ediyordu. Sonra kızı yere yatırdı belinin altına bir şilte koyup bacaklarını iki yana açtı götünden sikmeye devam etti. Kız artık iyice alışmış 
haldeydi. Amını eliyle okşuyordu. Yüksel’i göğüslerini yalaması için kendine bastırıyordu. Yüksel’de hem kızı götten sikiyor hem de löpür löpür sallanan memeleri emiyordu. Bende burada azgınlıktan ölüyorum. Sonra kızı yan yatırdı kendiside kızın arkasına yattı bacağını yukarı kaldırıp tekrar götünden sikmeye devam ediyordu. Bu benim en sevdiğim pozisyon. Ben bilgisayar başında aklımdan türlü fanteziler geçirirken bir anda elektrikler kesildi. Bu başıma gelebilecek en kötü şeydi. Bunu izlemek istiyordum. Hemen düşündüm. Kalktım giyindim. Anneme hemen dönücem deyip açık bir internet kafe aramaya başladım. Ama her yerde elektrikler kesikti. O kadar kötüydüm ki elim ayağım titriyordu. Sonunda 3 sokak yukarıda olan Yüksel’in evine gitmeye karar verdim. Kapıyı çaldığımda kalbim heyecandan güm güm atıyordu. Yüksel kapıyı açınca gözleri fal taşı gibi açıldı. Üzerinde şort ve atlet vardı. Bişey yok senle konuşucam sadece kızı defet gitsin dedim. Yüksel’de beni içeri aldı. Kıza amca kızım diye tanıştırdı. Kız giyinikti utancından ben girer girmez oda çıktı hemen. Yüksel içeri girdiğinde yüzünde imalı bir gülümseme vardı. Ne konuşacaksın benle dedi. Bende demek kızı amından sikemedin dedim ve hemen dudaklarına yapıştım. Hiç karşı koymadan bana karşılık verdi. Öpüşerek vakit harcamaya niyetim yoktu. Hemen şortunu çıkarttım. Offf işte bu kocaman yarak için her şeyi yapıyorum. Onu ağzıma alıp emmeye yalamaya başladım. Sanki eskisinden daha büyüktü. Yüksel gel buraya deyip beni ayağa kaldırdı üzerimde ne varsa hepsini çıkardı. Şimdi ikimizde çırıl çıplaktık. Ben acemi orospulara benzemem deyip onu koltuğa oturttum. Sonra yavaşça özlediğim o koca sikin üzerine oturdum. O an aldığım zevki hala hissedebiliyorum. Amımın dibine kadar girmiş kocaman bir sikin üzerinde hopluyorum. Bu  
benim sahip olduğum ilk erkek yediğim ilk sikti. Yüksel’de bir yandan bembeyaz memelerini öpüyor ısırıyor yalıyordu. Aldığım zevki tarif edemem. Yaklaşık 15-20 dakika böyle seviştikten sonra orgazma oldum. 1-2 dakika sonra da Yüksel orgazm oldu. Yavaşça üzerinden kalktım siki hala kocamandı. Beni sikmeye devam etmesini istiyordum. Öylede oldu. Beni alıp yatak odasına götürdü yatağa yatırdı. Bacaklarımı açıp yavaşça dibine kadar soktu sikini. Sonra aniden hızlanarak sikmeye devam etti. Tek yaptığım zevkten inlemekti. Tek hissettiğim içime giren kocaman sikin verdiği büyük zevk. Tam amımdan çıkacakken tekrar giriyordu dibine kadar buda beni daha çok kudurtuyordu. Yine memelerimi yalamaya başlayınca fazla geçmeden ikinci kez orgazm oldum. Yükselin durmaya niyeti yoktu. Amım vıcık vıcık olmuştu. Beni kaldırıp aynaya karşı köpek gibi sikmeye başladı. Yine hepsini sokuyordu. Aynada kendimi izlemek bambaşka bir keyifti. Yüksel kalçalarıma her vurduğunda göğüslerimin sallanması harikaydı ve çok azıyordum. Sanıyorum yarım saat kadar böyle sikiştikten sonra ilk önce ben sonra o orgazm oldu. Müthişti. Yorgunluktan kolumu kaldıracak halim yoktu. İkimizde hiç konuşmadan yarım saat yattık. Ben ne olacak şimdi diye düşünürken banyo yapmak istermisin dedi. Zaten olan olmuş bende tamam dedim. Beraber boynada birbirimizi yıkadık birbirimize karşı daha önce hiç olmadığımız kadar naziktik. Birde baktım o koca sik tekrar kalkmış. Onun istemesini fırsat vermeden duvara yaslandım. Beni bacaklarından tuttu ve havaya kaldırdı. Yine amımdan sikmeye başladı. Yine tam dibime kadar sokuyordu. Kocamla evlendiğimden beri bu kadar çok sikişmemiştim. O şekilde boşalana kadar beni sikti ben de orgazm olacak hal kalmamıştı. Sonunda hem sikişi hem de banyoyu bitirdik. Giyinip evden çıkarken bu bir daha olmayacak. Hiç yaşamamışız say unut gitsin dedim. Aradan 3 hafta geçti msn sini engelledim ama silmedim belki yine lazım olur                     

     .

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder